8. Hukuk Dairesi 2020/10 E. , 2020/684 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ecrimisil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, davaya konu 2791 ada 27 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 01.01.2002-06.09.2007 arası tahakkuk eden 121.437 TL ecrimisilin işgal başlangıcından itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle, 114.280 TL ecrimisilin 01.01.2002-06.09.2007 arası dönem için, dönem sonlarından itibaren faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.
Dava devam ederken taraflardan birisinin ölmesi halinde, TMK"nin 28/1. maddesi uyarınca ölen kişinin taraf ehliyeti son bulur. Ayrıca vekalet ilişkisi de ölüm ile son bulur. Bu nedenle davaya ölen tarafa karşı ve onun tarafından devam edilmesine imkan yoktur. Yalnız öleni ilgilendiren, yani mirasçılarına geçmeyen davalar, tarafın ölümü ile konusuz kalır. Bu davalara ölen tarafın mirasçılarına karşı veya mirasçıları tarafından devam edilmesine imkan yoktur. Yalnız ölen tarafı ilgilendirmeyen, yani mirasçıları da ilgilendiren, mirasçıların malvarlığı haklarını etkileyen davalar tarafın ölümü ile konusuz kalmaz. Bu davalara ölen tarafın mirasçılarına karşı veya ölen tarafın mirasçıları tarafından devam edilir. Mirasçıları ilgilendiren davalar, ölen tarafın mirasçılarına geçen alacakları, hakları ve mallarına ilişkin davalardır. Bu halde, ölen tarafın mirasçıları, davayı mecburi dava arkadaşı olarak hep birlikte takip ederler. Dava devam ederken davacı ölürse, davacının mirasçıları, davayı mecburi dava arkadaşı olarak hep birlikte takip ederler. Davalı ölürse dava davalının mirasçılarının hepsine karşı birlikte devam ettirilir. HMK"nin 55. maddesinde taraflardan birinin ölümü halinde, mirasçılar mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunda belirlenen süreler geçinceye kadar davanın erteleneceği, bununla beraber hakimin, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebileceği bildirilmiştir. TMK"nin 605. maddesinin birinci paragrafı gereğince yasal ve atanmış mirasçıların mirası TMK"nin 606. maddesi gereğince üç ay içinde reddedebilecekleri, bu üç aylık sürecin hak düşürücü süre olduğu, bu sürenin miras bırakanın ölümünü öğrendikleri tarihte başlayacağı, atanmış mirasçıların miras bırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlayacağı bildirilmiştir.
Somut olayda, Dairemizce, 26.06.2019 tarihinde gerekçeli kararın davalıya usulüne uygun tebliğ edilerek bu eksikliğin giderilmesi, usulüne uygun tebliğden sonra temyiz süresinin beklenilmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmek üzere mahkemesine geri çevrilmesine karar verildiği, geri çevirme kararı üzerine mahkemece davalının nüfus kaydının dosya arasına alındığı, davalı ... ..."ın dava açıldıktan sonra fakat karar tarihi olan 25.11.2014 tarihinden önce 07.11.2014 tarihinde öldüğü anlaşıldığına göre, bu husus gözden kaçırılarak davalının mirasçıları davaya dahil edilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
Mahkemece yapılacak iş, ölen davalının yasal mirasçılarını tespit etmek ve tespit edilen bu mirasçılara, duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ etmek, taraf teşkilinin sağlanması halinde yargılamaya devam ederek davanın sonuçlandırılması olmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, taraflarca HUMK"un 440/1 maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 03.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.