8. Ceza Dairesi 2014/23278 E. , 2014/25065 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Eziyet, kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve kişisel verileri hukuka aykırı şekilde kaydetme
HÜKÜM : -Sanık ... hakkında eziyet, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından; hükümlülük
-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında eziyet suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan hükümlülük ve erteleme,
-Suça sürüklenen çocuklar ... ve hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve eziyet suçlarından hükümlülük, eziyet suçundan verilen cezaların ertelenmesi,
-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kasten yaralama suçundan hükümlülük ve kişisel verileri hukuka aykırı olarak kaydetme suçundan beraat
Gereği görüşülüp düşünüldü:
I- 5271 sayılı CMK.nun 231/12. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar itiraza tabi olup temyiz yasa yoluna başvurulması olanaklı bulunmadığından; suça sürüklenen çocuk ... hakkında
eziyet suçundan kurulan hükme yönelik suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılan vekilinin temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi gereğince oybirliğiyle (REDDİNE), mercide yanılma nedeniyle CMK.nun 264. maddesi gözetilerek istemlerin itiraz olarak kabulü ile gereğinin mahallinde yerine getirilmesine,
II- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kişisel verilerin kaydedilmesi suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, katılan vekilinin bir nedene dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün (ONANMASINA),
III- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kasten yaralama, suça sürüklenen çocuk ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında eziyet sanık ... hakkında eziyet ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlere gelince;
5237 sayılı TCK.nun 96/1. maddesinde "Bir kimsenin eziyet çekmesine yol açacak davranışları gerçekleştiren kişi hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur." ibaresi yer almakta yasada eziyet kabul edilen eylemler tanımlanmamaktadır. Madde gerekçesinde ise "Eziyet olarak, bir kişiye karşı insan onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, aşağılanmasına yol açacak davranışlarda bulunulması gerekir. Aslında bu fiiller de kasten yaralama, hakaret, tehdit, cinsel taciz niteliği taşıyabilirler. Ancak, bu fiiller, ani olarak değil, sistematik bir şekilde ve belli bir süreç içinde işlenmektedirler. Bir süreç içinde süreklilik arzeder bir tarzda işlenen eziyetin özelliği, işkence gibi, kişinin psikolojisi ve ruh sağlığı üzerindeki tahrip edici etkilerinin olmasıdır. Bu etkilerin uzun bir süre ve hatta hayat boyu devam etmesi, eziyetin bu kapsamda işlenen fiillere nazaran daha ağır ceza yaptırımı altına alınmasını gerektirmiştir." denilmektedir.
Somut olayda suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve sanık ..."nin mağdur ..."i olayın yaşandığı parkta zorla ıssız bir alana götürdükleri, dosya içerisinde mevcut ve suça sürüklenen çocuk ... tarafından çekilen kayıtta yer aldığı üzere hep birlikte tekme ve yumruklarla darp ettikleri, ağzını kravatla bağlamaya çalıştıkları, mağdureye bakire olup
olmadığını sordukları ve zorla bekaret kontrolü yapmak istedikleri, devamlı küfrettikleri, sanık ..."nin eylem süresince suça sürüklenen çocukların yanında bulunmakla ve mağdureyi bir dakika süre ile tekmelemekle, suça sürüklenen çocuk ..."nın ise yaşananları cep telefonu kamerası ile kaydetmekle ... ve ..."ın eylemlerine iştirak iradesini gösterdiği, mağdurenin yaşananları anlatması halinde kaydın anne ve babasına gösterileceği söylenerek tehdit edildiği, mahkemece isabetli şekilde bir bütün halinde eziyet suçunu oluşturan eylemlerin yedi dakika sürmeyip, sonraki günlerde mağdurenin olayı gizlemesine rağmen kayıtların öğrenim gördüğü okulda suça sürüklenen çocuklara değişik kişilere izletilerek ifşa edildiği ve kaydedilen olayların yaşandığı 23.03.2012 tarihinden olayın adli makamlarca öğrenildiği 28.03.2012 tarihine kadar mağdurenin psikolojisi ve ruh sağlığı üzerindeki tahrip edici etkinin sıcak bir şekilde devam ettiği cihetle TCK"nın 96. maddesi gerekçesinin öngördüğü şekilde mağdurenin maruz kaldığı etkinin uzun bir süre ve hatta hayat boyu devam edeceği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Yukarıda izah edilen nedenlerle sanık ve suça sürüklenen çocukların eylemlerinin bir bütün halinde eziyet suçunu oluşturduğu yönündeki mahkemenin kabul ve takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamede yer alan bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, katılan vekilinin bir nedene dayanmayan, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin teşdiden ceza tayinine, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin suçun sübutuna, teşdiden ceza tayinine, sanık ... ve suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiinin suç vasfının hatalı tayin edildiğine, delillerin mahkumiyete yeterli olmadığına, suçun sübutuna, haksız tahrike yönelik ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin (ONANMASINA),
IV- Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere gelince:
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre katılan vekilinin, bir nedene dayanmayan, suçu sürüklenen çocuk ... müdafiinin teşdiden ceza tayinine, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin, suçun sübutuna, teşdiden ceza tayinine yönelik ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak:
Suça sürüklenen çocuklar hakkında TCK.nun 61/6. maddesine aykırı olarak 3 yıl 4 ay yerine 2 yıl 16 ay hapis cezasına hükmolunmak suretiyle eksik ceza tayini,
Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükümlerin 3. paragrafından 2"şer yıl 16 ay hapis cezası ibaresinin çıkarılarak yerine "3 yıl 4 ay" hapis cezası ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin (DÜZELTİLEREK ONANMASINA), 06.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.