3. Hukuk Dairesi 2016/4253 E. , 2017/15246 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; tarımsal sulama abonesi olduğunu, sayacın okunmasında usulsüz kullanımın tespit edildiğini, ceza dosyasında davalı kurum zararın 12.506,00 TL olarak tespit edildiğini, bu zarar bedelini davalı kuruma ödendiğini, buna rağmen davalı kurumun 106.168,30 TL borç bildiriminde bulunduğunu, ceza dosyasındaki tespite rağmen 93.662,00 TL fazla borç bildirildiğini belirterek, 93.662,00 TL yönünden borçlu olmağının tespitini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, kaçak elektrik kullanımından dolayı tahakkuk ettirilen faturalardan borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Somut olayda; dava konusu kullanıma ilişkin davacının sanık sıfatıyla yer aldığı ... Asliye Ceza Mahkemesi 2010/283 Esas, 2013/231 Karar sayılı ve 01.09.2013 tarihli kararında davacının karşılıksız yararlanma fiili sabit görülmüş, 12.506,11 TL kurum zararının sanık tarafından karşılanmış ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir.
O halde; mahkemece, davacının, ceza yargılamasında kurum zararının karşılanması için yapmış olduğu 12.506,11 TL tutarındaki ödemenin, davalı kuruma olan ve aynı eylemden doğan borcundan mahsubu gerekirken, yazılı şekilde yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
-2-
SONUÇ; Yukarıda birinci bentte yazılı nedenler ile davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte yazılı nedenler ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.