12. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/33462 Karar No: 2016/4070 Karar Tarihi: 16.02.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/33462 Esas 2016/4070 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2015/33462 E. , 2016/4070 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı banka tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte, örnek 6 nolu icra emri gönderilmesi üzerine borçluların takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. 1- Borçlu ... hakkındaki temyiz itirazlarının incelenmesinde; İİK"nun 149. maddesine göre icra müdürü borçluya ve taşınmaz üçüncü şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahsa geçmişse ayrıca bunlara birer icra emri gönderir. Bu maddeye göre kredi sözleşmesi kefillerine icra emri gönderilemez. Alacaklı, kefillere karşı haciz (veya iflas) yolu ile ayrı bir takip yapabilir. Somut olayda, alacaklı banka tarafından kredi borçlusu ve aynı zamanda ipotekli taşınmaz maliki olan .... ile diğer ipotekli taşınmaz maliki olan ..."ın yanında kredi sözleşmesinde kefil olarak yer alan ... hakkında birlikte takip yapılmıştır. Şikayetçilerden ..."ın kredi sözleşmesinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak yer aldığı anlaşılmış olup, taşınmaz maliki de olmadığından hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılamaz ve kendisine icra emri gönderilemez. O halde, mahkemece takip yolu itibariyle şikayetçi ... yönünden şikayetin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. 2-Borçlu.... hakkındaki temyiz itirazlarının incelenmesinde sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun yaptığı başvurulardan birisi de limit ipoteğini aşan kısmın iptaline ilişkin şikayettir. Limit aşımına ilişkin şikayet süresiz olarak her zaman ileri sürülebilir. TMK"nun 851. ve 881. maddelerinde ifadesini bulan muhtemel bir alacağın teminatı olarak tesis edilen üst sınır (limit) ipoteğinde, borcun ulaşacağı miktar belirsiz olduğundan, taşınmazların ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosundaki limitle sınırlandırılmıştır. TMK"nun 875. maddesinde belirtilen ve ipotekle teminat altına alınan ana borç, faiz, icra takip giderleri ve taraflarca kararlaştırılan eklentilerden oluşan toplam borç miktarının, bu limiti aşması mümkün değildir. (HGK. 24.05.1989 tarih, 1989/11-294 E, 1989/378 K). İpoteğin üst sınır ipoteği olması halinde, borçlu sadece ipotek akit tablosunda belirtilen miktar ile sınırlı olmak üzere sorumludur.
Şikayete konu takip dosyası incelendiğinde; takip dayanağı genel ticari kredi sözleşmesinin banka ile asıl borçlu ... arasında düzenlendiği, 715 yevmiye nolu ve 22/01/2014 tarihli 310.000 TL bedelli limit ipoteğinin asıl borçlunun bankadan kullandığı ve kullanacağı kredilerin teminatı olarak üst sınır ipoteği olarak verildiği, bu ipoteğe dayalı olarak başlatılan takipte alacaklının toplam 721.361,50 TL talep ettiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla bu şekilde 310.000 TL olan ipotek limiti aşılmıştır. Yukarıda açıklandığı üzere, borçlu, ipotek akit tablosunda belirtilen miktar ile sınırlı olarak sorumlu olacağından limiti aşan kısmın iptali gerekir. Mahkemece, bu hususun 10.02.2015 tarihli bilirkişi raporunda da belirtilmesine rağmen gözetilmemesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.