15. Ceza Dairesi 2014/20745 E. , 2017/11677 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-Sanık hakkında; nitelikli dolandırıcılık suçundan; TCK"nun 158/1-f, 62, 52, 52/4, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
2-Sanık hakkında; sahtecilik suçundan;TCK"nun 204/1, 62, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii ve vekalet ücreti ile ilgili olarak katılan ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın Türkiye İş Bankası ... şubesine ait 28/09/2008 tarih ve 4.100 TL tutarlı çeki yapmış olduğu bir alışveriş nedeni ile katılan ..."e verdiği,çekin katılan ... tarafından bankaya ibraz edildiğinde keşideci tarafından ödeme yasağı talimatı verilmesi nedeniyle ödeme yapılmadığı;sanığın bu şekilde katılan ... adına çek keşide etmeye yetkisi olmadığı halde onun şahsi çekini elde ederek keşideci yerini imzaladıktan sonra katılan ..."e vermek sureti ile üzerine atılı resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen somut olayda;
1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelemesinde;
Dolandırıcılık suçunda unsur olan hilenin, gerçek kişiye yöneltilmesi ve hataya düşülerek onun veya bir başkasının mal varlığı aleyhine, failin kendisine veya başkalarının yararına haksız bir menfaat sağlaması gerekmekte olup; somut olayda katılan ...’in 04.06.2009 tarihli ifadesinde; sanığın suça konu çekin imza ve yazı kısımlarını el yazısıyla kendisinin yanında doldurup,imzaladığını, sanığa çekin başkasına ait olduğunu, dolandırıcılık suçunu işlediğini söylediğini, sanığın da çeki ödeyeceğini söyleyerek çeki teslim ettikten sonra kendisinden almak istediğini, sanığın borcuna delil olsun diye iade etmediğini’ belirtmesi, sanığında aşamalardaki savunmalarında borcu kabul etmesi karşısında; sanığın çeki katılan ...’e verirken hileli bir hareketinin bulunmadığı, suça konu çeki keşideci yerine doldurduğunun katılandan saklamadığı gibi katılanın sanığın yetkisiz çeki doldurduğunu görerek çeki aldığı, katılanın denetim olanağının ortadan kaldırılmadığı anlaşılmakla; nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurları oluşmadığının gözetilmemesi,
2-Resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkümiyetine ilişkin hükmün temyiz incelemesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30.03.1992 gün ve 80/98 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, mağdurun önceden verdiği rıza üzerine onun imzasını taklit ederek kullanan failde mağdura zarar vermek amacının olmadığından kastın varlığının ileri sürülemeyeceği, ancak mağdurun rızasının kastı ortadan kaldırabilmesi için fiilin işlenmesinden önce açıklanmasının zorunlu olduğu, mağdurun rızasının açık olabileceği gibi zımni de olabileceği, özellikle iki kişi arasındaki ilişkilerde, böyle bir rızanın varlığının ciddi olarak kabule elverişli olduğu takdirde, bu rızaya dayanarak başkasının imzasını atan kimsede suç kastının varlığı kabul olunamayacağından hareketle; sanık ... "nin tüm istikrarlı savunmalarında, suça konu çeki sahibi olan katılan ..."ın rızası ve bilgisi dahilinde düzenleyip borcuna karşılık verdiğini, bunun gibi 98 adet çeki katılan ..."un rızası ile kullandığını, ancak ekonomik sıkıntı nedeniyle birkaç tanesini ödeyemediğini, çekleri doldururken yanında ... ve ... ’in bulunduğunu savunması, katılan ..."ın ise sanığı tanıdığını, ancak çeki rızası ile kullandırmadığını, suça konu çekle birlikte 4 adet çeki kaybettiğini, çalındığını mı yoksa kaybettiğini mi bilmediğini, bu olayı kolluğa bildirmediğini, bu çekle ilgili olarak avukatı vasıtası ile bankaya ödemeden men talimatı verdiğini belirtmesi karşısında, gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; sanıktan ... ve ... ’in açık kimlik ve adres bilgilerinin sorulması, bu kişilerin tanık sıfatıyla dinlenilerek " ... ve ...’ı tanıyıp, tanımadığı, bu kişiler ile sanık arasında herhangi bir ticari ilişki olup olmadığı, sanık tarafından ...’e herhangi bir çek verilip verilmediği, ...’ın sanığa çeklerini kullanması için yetki verip vermediği,önceden verdiği rızasının olup olmadığına’" ilişkin ayrıntılı ifadelerinin alınması, suça konu çek ile aynı hesaptan, farklı kişilere keşide edilen çeklerin olup olmadığının, varsa bu çeklerin ödenip ödenmediğinin, hangi hukuki ilişkiye istinaden ve kim tarafından kullanıldığının, ödenmişlerse kim tarafından ödendiğinin muhatap bankadan araştırılması, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.