Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/5612 Esas 2019/12850 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5612
Karar No: 2019/12850
Karar Tarihi: 19.12.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/5612 Esas 2019/12850 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2019/5612 E.  ,  2019/12850 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR

    Davacı, davalı ile arasında ... Mahkemesi’nin 02/04/2015 tarih ve dava No: 394/2014 olan davada alacak yönünden karar verildiğini ve verilen kararın 15/05/2015 tarihinde kesinleştiğini, söz konusu mahkeme kararının davalıdan tahsil edilebilmesi ve icra edilebilmesi için tanınması ve tenfizi gerektiğini belirterek ... Mahkemesinin 02/04/2015 tarih ve dava No: 394/2014 olan ve 15/05/2015 tarihinde kesinleşen kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile ... Mahkemesi’nin 02/04/2015 tarih ve Dava No: 394/2014 tarihinde verilen ve 15/05/2015 tarihinde kesinleşen kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı eldeki dava ile, ... Mahkemesi’ne ait 02.04.2015 tarih ve 394/2014 nolu kararının tanınması ve tenfizini talep etmiş, davalı ise davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, tanıma ve tenfiz koşullarını taşıdığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanunu"nda kabul edilen sisteme göre, tenfiz hâkimince, yabancı mahkeme kararı esastan incelenemez ve hukuka uygunluğu denetlenemez. Şu durumda tenfiz hâkiminin, tenfiz şartları dışında, ilamın içeriği üzerinde incelemede bulunma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un 54. maddesinde tenfiz şartları “...a) Türkiye Cumhuriyeti ile ilâmın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasına dayanan bir anlaşma yahut o devlette Türk mahkemelerinden verilmiş ilâmların tenfizini mümkün kılan bir kanun hükmünün veya fiilî uygulamanın bulunması, b) İlâmın, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması veya davalının itiraz etmesi şartıyla ilâmın, dava konusu veya taraflarla gerçek bir ilişkisi bulunmadığı hâlde kendisine yetki tanıyan bir devlet mahkemesince verilmiş olmaması, c) Hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması, ç) O yer kanunları uyarınca, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin hükmü veren mahkemeye usulüne uygun bir şekilde çağrılmamış veya o mahkemede temsil edilmemiş yahut bu kanunlara aykırı bir şekilde gıyabında veya yokluğunda hüküm verilmiş ve bu kişinin yukarıdaki hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk mahkemesine itiraz etmemiş olması” şeklinde düzenlenmiştir. O halde mahkemece tenfizi istenen kararın kesinleşme şerhini gösterir apostil şerhli aslı ve onanmış örneğinin dosyada mevcut olmadığı, Dairemizin 20.06.2019 tarih ve 2016/29524 Esas-2019/7424 Karar sayılı ilamı ile apostil şerhinin sunulması için dosyanın mahalline geri çevrildiği, davacı tarafa kesin süre içeren muhtıra tebliğ edilmesine rağmen süresinde apostil şerhinin aslı ve onaylanmış örneğinin sunulmadığı, Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un 54. maddesinde yer alan tenfiz şartlarının bulunmadığı değerlendirilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanlış gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.