Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3995
Karar No: 2019/5998
Karar Tarihi: 17.06.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/3995 Esas 2019/5998 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/3995 E.  ,  2019/5998 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVALILAR : ... vs.
    DAVA TÜRÜ : Nüfus Kayıtların Düzeltilmesi

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı vekili, Nöbetçi Aile Mahkemesine hitaben verdiği dava dilekçesinde, müvekkilinin ... ile ..."ın evliliğinden doğan müşterek çocukları olduğu halde, baba ..."nın henüz müvekkilinin nüfusa kaydedilmeden ölmesi ve anne ..."nın ..."nın kardeşi ... ... ile evlenmesi üzerine müvekkilinin gerçekte amcası olan ..."in çocuğuymuş gibi nüfusa kaydediliğini ileri sürerek, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine karar verilmesini istemiş; dosya kendisine tevzi edilen ... 4. Aile Mahkemesi 2013/254-589 sayılı karar ile davanın nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olmakla Asliye Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı vermiş, keza davanın gönderildiği ... 5. Asliye Mahkemesi davanın soybağı davası olduğundan ve davada Aile Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle karşı görevsizlik kararı vermiş, oluşan olumsuz görev uyuşmazlığı Yargıtay 17. Hukuk Dairesi tarafından 2014/16808-16981 sayılı karar ile Aile Mahkemesi görevli mahkeme olarak belirlenmek suretiyle kesin olarak çözülmüş, nihayet Aile Mahkemesince yargılama yapılarak davanın reddine karar verilmiştir.
    Öncelikle çözümlenmesi gereken husus; davanın soybağının reddi-babalık veya nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olup olmadığıdır. Bilindiği üzere, soybağı birbirinin soyundan gelen kişiler arasındaki ilişkiyi ifade ettiğinden bu kavram içerisinde kan bağının yanında hukuki münasebetin de bulunması, diğer bir ifadeyle kan bağının hukuk düzeninin aradığı koşullar içerisinde oluşması zorunludur. Türk Medeni Kanunu"nun 282. maddesi uyarınca, çocuk ile ana arasında soybağı doğumla, baba ile arasındaki soybağı ise ana ile evlilik, tanıma veya hakim hükmüyle kurulur. Soybağı ayrıca evlat edinme yoluyla da kurulur, ayrıca, kısaca af kanunları olarak nitelendirilen bir evlenme aktine dayanmayan birleşmelerden doğan çocukların neseplerinin düzeltilmesine ilişkin kanunlara göre de soybağı kurulabilir. (HGK"nin 30.01.2008 tarihli ve 2008/2-36-47 sayılı kararı) Çocuk ile ana arasında soybağı doğumla kendiliğinden kurulur ve tesisi için herhangi bir hükme gerek bulunmadığından, çocuğun annesi ile soybağı ilişkisinin kurulması değil, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti dava konusu edilebilir.
    Öte yandan Türk Medeni Kanunu"nun 36/1. maddesine göre, kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanun"un 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 35/1. maddeleri uyarınca, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiç bir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilirKayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne işlenmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK"nin 11.02.1998 tarihli ve 2-87/77 sayılı kararı) Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği söz konusudur. (HGK"nin 30.01.2008 tarihli ve 2008/2-36-47 sayılı kararı) Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, 4787 sayılı Kanunun 4"ncü maddesi kapsamı dışında olup, aile mahkemelerinin görevine girmez. Asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına giren nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarında, Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36. maddesi gereği, nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur.
    Somut olayda, davacı ..."ın baba ..."nın sağlığında dünyaya geldiği, ..."nın ölümü sonrasında anne ... ile ..."nın kardeşi ..."in evlendiği ve akabinde davacının gerçeğe aykırı olarak amcasının nüfusuna kaydedildiği iddia edildiğine göre; dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun aile hukukundan doğan bir dava değil, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36’ncı maddesine dayalı nüfus kaydının düzeltilmesi niteliğindedir. Sözkonusu davalarda Asliye Mahkemeleri görevli ise de, görev hususu Yargıtay 17. Hukuk Dairesi"nin 2014/16808-16981 sayılı kararı ile kesinleşmiştir.
    Buna göre, Mahkemece yapılacak iş, davaya Nüfus Müdürlüğünün katılımını sağlayarak işin esasını incelemek, varsa delilleri toplamak ve sonucuna göre bir karar vermektir.
    SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 17/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi