Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15030
Karar No: 2020/338
Karar Tarihi: 10.02.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/15030 Esas 2020/338 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, tapusuz taşınmazını zilyetliğine dayanarak adına tescil ettirmek istemiş, mahkeme ise davanın kabulüne ve 1.428,16 metrekarelik kısmın davacı adına tescil edilmesine karar vermiştir. Ancak Hazine vekili tarafından temyiz edilen kararda, çekişmeli taşınmazın niteliği, zilyetliğin başlangıcı ve sürdürülüş biçimi gibi konuların eksik araştırıldığı belirtilmiş ve mahkemenin verdiği karar bozulmuştur. Dava, 4721 sayılı TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılmıştır.
Kanun maddelerine göre, tapusuz taşınmazların tescili için zilyetlik şartları gerçekleşmiş olmalıdır. Bu şartlar, taşınmazın üzerindeki tasarrufların ekonomik amaçlı olması, bu amaçlı tasarrufların belirli bir süre boyunca ve sahiplik iddiasıyla gerçekleştirilmesi şeklinde tarif edilmiştir. Ayrıca, taşınmazın niteliği ve durumu konusunda detaylı bir inceleme yapılması gerekmektedir.
16. Hukuk Dairesi         2016/15030 E.  ,  2020/338 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Davacı ..., ... İli ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 1975 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece taraf teşkili sağlanarak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 1.428,16 metrekare kısmın davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 4721 sayılı TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkin olup Mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiştir. Ne var ki, çekişmeli taşınmazın niteliğinin belirlenmesi hususunda tek ziraat bilirkişisi tarafından hazırlanan raporla yetinilmiş, taşınmazın niteliğini, üzerindeki zilyetliğin başlangıcını ve sürdürülüş biçimini belirlemede en etkili yöntem olan hava fotoğraflarının jeodezi ve fotogrametri uzmanı olan bilirkişilerce incelenmesi gerekirken orman mühendisi bilirkişisine inceleme yaptırılmış, dava konusu yerin hangi sebeple tescil harici bırakıldığı sorulmamış; öncesi imar-ihya gerektiren yerlerden ise imar-ihya işlemine ne zaman başlandığı ve ne zaman tamamlandığı belirlenmemiş; ayrıca çekişmeli taşınmaz üzerinde bulunan zeytin ağaçlarının aşılı olup olmadıkları ve diğer ağaçların yaşları ayrıntılı olarak belirlenmediği gibi dava konusu taşınmazın imar planı kapsamında kalıp kalmadığı da sorulmamış olduğundan yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmazın neden tescil harici bırakıldığı ve imar planı kapsamında kalıp kalmadığı ilgili kurumlardan sorularak belirlenmeli ve imar planı kapsamında ise imar planının onaylı bir örneği dosyaya getirtilmeli, ayrıca dava tarihinden ya da taşınmaz imar planı kapsamında kalmaktaysa imar planına alınma tarihinden 15-20-25 yıl öncesi zaman dilimi içerisinde çekilmiş farklı tarihlere ait en az 3 adet stereoskopik hava fotoğrafı ve bu hava fotoğrafları kullanılarak üretilmiş memleket haritaları ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları temin edilerek dosya arasına konulmalı, bundan sonra mahallinde, yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu, 1 jeodezi ve fotogrametri mühendisi ve 1 fen elemanından oluşan bilirkişi heyetinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı imar-ihyasına ne zaman başladığı ve imar-ihyanın ne zaman tamamlandığı hususları sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanları arasında oluşacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; ziraatçı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunup bulunmadığı, ekonomik amaca uygun zilyetlik varsa hangi tarihten beri ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğü, üzerinde bulunan ağaçların yaşları ve sayıları ile zeytin ağaçlarının aşılı olup olmadıkları, çekişmeli taşınmaz bölümü ile komşu taşınmazların toprak yapıları ve nitelikleri bakımından fark bulunup bulunmadığı hususlarını ve çekişmeli taşınmaz bölümünün niteliğini, kullanım durumunu ve üzerinde sürdürülen zilyetlik süresini açıklayan bilimsel verilere dayalı gerekçeli ve ayrıntılı rapor alınmalı ve bu rapora değişik yönlerden çekilmiş, komşu taşınmazlar ile aralarındaki sınırları gösterecek şekilde renkli fotoğraflarının eklenmesi istenilmeli; hava fotoğrafı ve memleket haritası ile kadastro paftası ölçeğinin harita çizim programları aracılığıyla eşitlenmesi suretiyle çekişmeli taşınmaz bölümünün konumunun çevre parsellerle birlikte harita üzerinde gösterilmesi istenilmeli ve hava fotoğrafları ile kadastro paftası çakıştırılıp stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, davaya konu taşınmaz bölümünün öncesinin ne olduğunun ve davacı tarafça ne şekilde kullanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye imkan verir rapor ve kroki düzenlettirilmeli; tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri varsa komşu taşınmaz tutanak ve dayanaklarıyla ve bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanacak söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; hava ve uydu fotoğrafları jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek, ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi