Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1118
Karar No: 2013/5431
Karar Tarihi: 11.04.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/1118 Esas 2013/5431 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Tapu iptali ve tescil davasında, muris muvazaası nedeniyle davalının sahip olduğu taşınmazların tüm mirasçılar adına tescili isteniyor. Mahkeme, tapu kaydının iptaliyle mirasçılar adına tescil kararı vermiştir. Ancak, davada taraf olmayan mirasçıların muvafakatleri alınmamıştır. Elbirliği halinde mülkiyette, ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Bu nedenle, ortakların oybirliği ile karar alması gerekmektedir. Davada tüm mirasçılar adına tescil istendiğinden, tüm mirasçıların muvafakatleri sağlanmadığı sürece davanın sürdürülmesi gerekmektedir. Bu nedenle, davanın görülebilirlik koşulu yerine getirilmeden hüküm kurulması yanlış olmuştur. Kanun maddeleri: TMK madde 640, TMK madde 701, TMK madde 702, TMK madde 703.
1. Hukuk Dairesi         2013/1118 E.  ,  2013/5431 K.
  • TAPU İPTALİ VE TESCİL
  • MURİS MUVAZAASI
  • TEREKEYE TEMSİLCİ ATANMASI
  • VERASET İLAMI
  • İŞTİRAK HALİNDE MÜLKİYET
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 640
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 701
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 702
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 703

"İçtihat Metni"

Yanlar arasında görülen tapu iptal tescil davası sonunda, yerel mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi . raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tüm mirasçılar adına tescili isteğine ilişkindir.
Mahkemece, tapu kaydının iptali ile veraset ilamında yer alan mirasçılar adına miras payları oranında tesciline karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, miras bırakan M.A."in, 887 ve 979 parsel sayılı taşınmazlarını 14.10.2008 tarihli akitle satış suretiyle davalıya, çekişmeli 9 parsel sayılı taşınmazını ise 09.10.2008 tarihli akitle dava dışı Ş."ya satış yoluyla, temlik ettiği Ş."nun da 22.01.2009 tarihli akitle davalıya devrettiği, yargılama sırasında davada taraf olmayan mirasçıların davaya dahil edildikleri ancak oturumlara katılmadıkları, açılan davaya muvafakat ettiklerini bildirmedikleri ayrıca yaşı küçük mirasçıların da bulunduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; elbirliği (İştirak) halinde mülkiyet, yasa veya yasada belirtilen sözleşmeler uyarınca aralarında ortaklık bağı bulunan kişilerin, bu ortaklık nedeniyle bir mala veya hakka birlikte malik olma durumudur.
M.K.nun 701-703 maddelerinde düzenlenen bu tür mülkiyetin ( ortaklığın ) tüzel kişiliği olmadığı gibi eşya üzerinde ortaklardan herbirinin doğrudan doğruya bir hakkı da yoktur. Mülkiyet bir bütün olarak ortaklardan tümüne aittir. Başka bir anlatımla ortaklık tasfiye oluncaya kadar ortaklardan birinin ayrı mal veya hak sahipliği bulunmayıp, hak sahibi ortaklıktır. Değinilen mülkiyet türünde malikler mülkiyet payları ayrılmadığından paydaş değil, ortaktır. Bu kural, M.K.nun 701 maddesinde (... Kanun ve kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir.Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır.) biçiminde açıklanmıştır. Elbirliği (İştirak) halinde mülkiyetin bu özelliği itibariyle ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Şayet yasa veya elbirliği (iştirak) halinde mülkiyeti oluşturan anlaşmada ortaklık adına hareket etme yetkisinin kime ait olacağı belirtilmemişse, ortaklığın tasfiyesini isteme hakkı dışındaki tüm işlemlerde ortakların (iştirakçilerin) oybirliği ile karar almaları ve birlikte hareket etmeleri zorunluluğu vardır.
M.K.nun 702/2 maddesi bu yönde açık hüküm getirmiştir. Ancak, açıklanan kural yargısal uygulamada kısmen yumuşatılmış bir ortağın tek başına dava açabileceği, ne var ki, davaya devam edebilmesi için öteki ortakların olurlarının alınması veya miras şirketine MK"nun 640. maddesi uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği kabul edilmiştir. (ll.l0.982 tarih l982/3-2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı) Nitekim bu görüş bilimsel alanda da aynen benimsenmiştir.
Somut olayda, miras bırakanın ölüm tarihine göre elbirliği ( iştirak) halinde mülkiyet söz konusu olup, davada tüm mirasçılar adına tescil istenildiğinden davaya dahil edilen mirasçılar G., M., T., B., K., İ. R., B. ve F.ın davaya muvafakatları sağlanmamıştır.
Hal böyle olunca;dava dışı mirasçıların açık muvaffkatlarının sağlanması, sağlanmadığı takdirde MK"nın 640.maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması ve atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerekirken davanın görülebilirlik koşulu yerine getirilmeden esas hakkında hüküm kurulması doğru değildir.
Davalının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi