23. Ceza Dairesi 2015/7441 E. , 2016/5306 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : 1-Dolandırıcılık suçu için: 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f-son, 52/2, 62 maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 11.666 TL adli para cezası,
2-Resmi belgede sahtecilik suçu için: 5237 sayılı TCK"nın 204/1, 62 maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası.
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanın sahibi olduğu kepçesini satmak istemesi üzerine, arkadaşı olan sanık ..."in temyiz dışı sanık ..."ı katılanla tanıştırdığı, kepçenin devrini temyiz dışı sanık ..."a vermek amacıyla ruhsatı sanık ..."e verdiği, temyiz dışı sanık ..."ın suça konu 13.500 TL bedelli çalıntı çeki katılana verdiği, katılan çekin vadesi gelince bankaya götürdüğünde sahte olduğunun ortaya çıktığı, bu süreçte sanık ..."in söz konusu kepçeyi 7.000 TL karşılığında üçüncü bir kişi olan ve yargılamada tanık sıfatıyla dinlenen Hüseyin Altun"a sattığı, böylelikle sanığın dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia olunan olayda;
1-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Sanığın, TCK"nın 158/1-f maddesinden mahkumiyetine karar verilmesine rağmen, anılan maddenin son cümlesindeki, hapis cezasının alt sınırının 3 yıldan, adli para cezasının miktarının suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamayacağına dair düzenlemeye muhalefet edilmek suretiyle temel ceza tayinindeki isabetsizlik aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 24.03.1998 tarih ve 50/105 sayılı, 01.06.1999 tarih ve 137/146 sayılı, 10.10.2000 tarih ve 175/193 sayılı, 23.10.2001 ve tarih ve 226/227 sayılı 30.05.2006 tarih 173/145 sayılı kararlarında ve benzer nitelikteki içtihatlarında açıklandığı üzere; 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, bir olayın açıklanması sırasında başka bir fiilden bahsedilmesi o konuda da dava açıldığı anlamına gelmeyeceği, ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 14.05.2008 gün ve 2008/363 esas sayılı iddianamesi ile, sanık hakkında " dolandırıcılık” suçunu işlediğinden bahisle kamu davası açıldığı, ... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2008/287 E. 2008/184 K. sayılı kararı ile “nitelikli dolandırıcılık” olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği ve dosyanın Çarşamba Ağır Ceza Mahkemesi"ne iddianame ve görevsizlik karşısında tavsifi yapılan bu suçla bağlı kalınarak yargılamaya devamla karar verilmesi gerektiği, sevk ve tavsife göre, "resmi belgede sahtecilik" suçundan açılmış dava bulunmadığı gözetilmeden, iddianame dışına çıkılarak sanığa ek savunma verilip dava konusu yapılmayan "resmi belgede sahtecilik" suçundan hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26/04/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.