
Esas No: 2021/88
Karar No: 2021/46
Karar Tarihi: 04.02.2021
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2021/88 Esas 2021/46 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkemenin vermiş olduğu kararın özeti şöyledir:
İstanbul 22. İş Mahkemesi, “alacak” davasında karar verdi. Ancak karar davalı tarafından temyiz edildi ve Yargıtay 21. Hukuk Dairesi, uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararını bozdu. Yapılan yeniden yargılama sonunda ise önceki kararda direnilmiştir.
Ancak Hukuk Genel Kurulu, yapılan yargılamada oluşturulan hüküm fıkrasının, kanun maddelerinin belirttiği şekilde olmadığını ve teknik anlamda bir direnme hükmü bulunmadığını belirtmiştir. Bu sebeple mahkemece usule uygun karar oluşturulması gerektiği kararlaştırılmıştır.
Oluşturulacak kararda taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında belirtilmesi, açık ve infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde usulün aradığı niteliklere haiz olması gerekmektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 294. maddesi 3. fıkrasında hükmün tefhimi herhalde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olurken, hüküm son
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
1. Taraflar arasındaki “alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 22. İş Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.07.2018 tarihli ve 2017/11 E., 2018/387 K. sayılı karara karşı davalı Kurum vekilinin temyiz talebinde bulunması üzerine, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 23.09.2019 tarihli ve 2018/6036 E., 2019/5370 K. sayılı kararı ile uyuşmazlığın çözümünün idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. İlk derece mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda ise önceki kararda direnilmiştir.
2. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonrasında gereği görüşüldü:
3. Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince verilen direnme kararı davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
4. Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
5. 6100 sayılı HMK’nın 294. maddesinin 3. fıkrasında ise “Hükmün tefhimi herhalde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur” hükmüne yer verilmiştir.
6. Ayrıca, bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini yitirdiğinden ona atıf suretiyle hüküm tesisinin yukarıda açıklanan kurallara uygun düşmeyeceği aşikardır.
7. Nitekim, Yargıtay"ın yerleşmiş görüşü de bu yöndedir (Hukuk Genel Kurulunun 07.03.2019 tarihli ve 2019/13-113 E., 2019/248 K.; 10.12.2019 tarihli ve 2019/1-691 E., 2019/1319 K. sayılı kararları).
8. Somut olayda ise ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan mevzuata uygun hüküm fıkrası oluşturulmamış, direnmeye ilişkin kısa kararda önceki karara atıf yapılarak sadece, “Mahkememizin önceki kararında direnilmesine” denilmekle yetinilmiş, dosya kapsamı dikkate alınarak taraflara yüklenen borç ve tanınan hakkın sıra numarası altında belirtildiği açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar kurulmamıştır.
9. Bu durumda, yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde usulün öngördüğü anlamda oluşturulmuş bir hüküm bulunmadığı gibi direnme kararlarını denetleyen Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenebilecek nitelikte teknik anlamda bir direnme hükmü de bulunmadığı her türlü duraksamadan uzaktır.
10. O hâlde mahkemece yapılacak iş; dosya kapsamı dikkate alınarak taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında belirtildiği, açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar ve buna uygun gerekçeli karar oluşturulmasıdır.
11. Mahkemenin, yukarıda ayrıntılarıyla açıklanan biçimde usulün öngördüğü niteliklere haiz bulunmayan kısa kararı usule uygun karar değildir.
12. Direnme kararının bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Direnme kararının yukarıda gösterilen nedenden dolayı BOZULMASINA,
Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 04.02.2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.