Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/25943
Karar No: 2014/24834
Karar Tarihi: 05.11.2014

Hakkı olmayan yere tecavüz - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2014/25943 Esas 2014/24834 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Hekimhan Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2014/24834 K. numaralı kararda, suçun işlendiği tarih itibariyle yürürlükte olan yasaların uygulanacağı belirtilmiştir. Ancak lehe yasaların suç tarihinden önce yürürlüğe girmesi durumunda bunların da uygulanması gerektiği ifade edilmiştir. Sonradan yürürlüğe giren yasa önceki yasada suç olarak tanımlanan fiili suç olmaktan çıkarmalı veya suçun unsurlarında sanık veya hükümlüler lehine değişiklik yapmalıdır. İdari bir kararla yapılan statü değişikliği durumunda ise lehe yasanın uygulanmasından söz edilmemektedir. Kararda, 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Yasaya da değinilmiştir. 6360 sayılı yasanın suçun unsurlarını değiştirmediği ve idari yapının değişmesine rağmen kullanım şeklinin değişmediği gözetildiğinde, yasanın öncesinde işlenen fiillerin suç niteliği devam etmektedir. Kararda, TCK'nın 154. maddesinde yapılan değişiklikler de açıklanarak, 5841 sayılı yasanın 1. maddesi gibi idari yapılara ilişkin özel bir hüküm getirilmediği için, TCK'nın 154. maddesi uyarınca
8. Ceza Dairesi         2014/25943 E.  ,  2014/24834 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 8 - 2013/366240
    MAHKEMESİ : Hekimhan Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 18/04/2013
    NUMARASI : 2011/95 (E) ve 2013/105 (K)
    SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz
    Gereği görüşülüp düşünüldü:

    Bir fiilin suç olup olmadığı işlendiği tarihte yürürlükte bulunan yasalara göre belirlenir. Diğer bir anlatımla, sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan yasalar uygulanır. İstisnası suç tarihinden sonra yürürlüğe giren lehe yasanın geçmişe uygulanmasıdır. 765 sayılı TCK.nun 2. maddesinde olduğu gibi 5237 sayılı Yasanın 7. madde- sinde de, sonradan yürürlüğe giren lehe yasadan söz edilmektedir. Degişikliğin yasalarla yapılmayıp idari kararlarla yapılması yahut köy merasının suç işlendikten sonra imara açılması, köy yerleşim yeri olarak kabul edilmesi gibi statü değişikliğinin olması halle- rinde lehe yasanın uygulanmasından söz edilemez. Sonradan yürürlüğe giren yasa, önceki yasada suç olarak kabul edilen fiili suç olmaktan çıkarmalı veya suçun unsurlarında sanık veya hükümlüler lehine değişiklik yapmalıdır. Bu hallerde lehe yasanın uygulanması gerekmektedir. Kural olarak suçun unsurlarıyla ilgili idari düzenlemenin suçun oluşumu- nu etkilemeyeceği kabul edilmekle beraber, yürürlükten kaldırılan 1918 sayılı Kaçakçılı- ğın Men ve Takibine Dair Kanunun ek 7. maddesinde olduğu gibi “ithalat ve ihracat rejimi kararlarında veya 1615 sayılı Gümrük Kanununun 19 ve 20. maddelerine göre, Bakanlar Kurulunca alınan kararlarda lehe değişiklik yapılması veya bu kararların yürürlükten kaldırılması halinde, lehe olan kanun ve kanun hükümleri uygulanır” şeklinde yasayla özel bir düzenleme yapılması halinde, idari kararlar lehe sonuç doğurabilir. Ceza Genel Kurulu"nun 23.03.1987 gün 612/145, 11.10.1993 gün 213/236, 13.12.1993 gün 308/312 ve 20.12.1993 gün 299/334 sayılı kararlarında işgal edilen ve orman sayılan taşınmazın sonradan 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesine göre orman dışına çıkarılmasının oluşan suçu ortadan kaldırmayacağı ancak manevi unsurun değerlendirilmesi gerektiği kabul edilmiş, 05/12/1994 gün 304/329 sayılı kararında da suç işlendikten sonra idarece çıkarılan tebliğle yazar kasa kullanma zorunluluğunun ortadan kaldırılmasının işlenen suçu etkilemeyeceği belirtilmiştir.

    6360 sayılı sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Yasanın 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 1/3. madde ve fıkrasına göre, büyükşehir belediyesi kurulan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belde belediyeleri ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır, Geçici 1. maddenin 3. fıkrasında, tüzel kişilikleri kaldırılan belediye ve köylerin taşınmaz mallarının ilçe belediyesine devredileceği, 13. fıkrasına göre de tüzel kişiliği kaldırılan belediye ve köylerin mahkemelerde süren davalarında katıldıkları ilçe belediyesinin taraf olacağı düzenlenmiştir. Görüldüğü gibi 6360 sayılı Yasa ile TCK.nun 154. maddesinde değişiklik yapılmadığı gibi yasanın yürürlüğe girmesinden önceki suçlara ilişkin olarak geçici bir madde ile düzenleme yapılmamıştır. Aksine aynı hak sahiplerinin yararlanmaya devam edecekleri anılan yasanın 16. maddesiyle kabul edilmiş, davalarda köy tüzel kişiliğinin yerine ilçe belediyelerinin taraf olacağı hükme bağlanmıştır. Dolayısıyla, yasayla yapılan bir idari yapılanma değişikliği olup, suç tarihinde köylünün ortak yarar- lanmasına tahsis edilmesi nedeniyle tecavüz edilmesi suç teşkil eden köy merasının, sonradan bir belediyeye katılması kullanım şeklini ve bunlardan yararlanabilecekleri etkile- memekte, değiştirmemektedir. 6360 sayılı yasanın 16. maddesi uyarınca mahalleye dönü- şen köy, köy bağlısı ve belediyelerce kullanılan mera, yaylak, kışlak gibi yerlerden bu mahalle sakinleri ve varsa diğer hak sahipleri 25.02.1998 tarihli ve 4342 sayılı Mera Kanunu hükümleri çerçevesinde yararlanmaya devam edecek olması nedeniyle idari yapının değişmesine rağmen kullanım şekli değişmediği ve 6360 sayılı yasanın suçun unsurlarını değiştirmediği gözetildiğinde anılan yasadan önce işlenen fiillerin suç niteliği devam etmektedir. Öte yandan Büyükşehir Belediyelerinin kurulmasına ilişkin 2972 sayılı yasanın yürürlüğe girmesinden sonra da yürürlük tarihinden önce işlenen fiiller suç olmaya devam etmiştir. Benzer uygulama, meranın köy yerleşim alanına dönüştürülmesinde de devam etmiştir. Ayrıca 6360 sayılı yasada açık bir hüküm bulunmadığı ve TCK.nun 154. maddesinde değişiklik yapılmadığı halde yasadan önce işlenen fiillerin suç teşkil etmeyeceğinin kabulü halinde kesinleşmiş, infaz edilmemiş, infazı devam eden veya infazına başlanmamış olan mahkumiyet hükümlerinin de uyarlama yargılaması ile yeniden değerlendirilmesi ve eylemin suç olmaktan çıkarılması görüşüyle beraaat kararı verilmesi gerekmektedir. 6360 sayılı yasayla özel bir hüküm getirmeyen ve 5841 sayılı yasanın 1. maddesinde olduğu gibi TCK.nun 154. maddesinde değişiklik yapmayan yasa koyucunun 6360 sayılı Yasa ile 765 sayılı TCK.nun 513. ve 5237 sayılı TCK.nun 154/2. maddesine göre suç oluşturan ve kesinleşmiş bulunan mahkumiyet hükümlerini ortadan kadırmak amacı bulunmadığı da anlaşılmakla, tebliğnamede yer alan bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.

    Şikayetçinin savcılık ifadesinde geçen 2011/109 esas sayılı ve mahkemenin resen tespit ettiği 2011/71 esas sayılı dava dosyaları ile; Malatya İdare Mahkemesinin 2011/4458 esas sayılı dava dosyasının getirtilip incelenmesi, köy yoluna tecavüz suçun- dan başka dava açılıp açılmadığı saptanarak mümkün olduğunda davaların birleştirilmesi, aksi halde incelenerek dosya içerisine alınıp bu davaları ilgilendiren delillerin onaylı örnekleri dosyaya konulduktan sonra, hakkı olmayan yere tecavüz suçunun kesintisiz suçlardan olup hukuki kesintiyi oluşturan iddianamenin düzenlendiği tarihe kadar gerçekleş- tirilen eylemlerin tek suç, bu tarihten sonra gerçekleştirilen eylemlerin ise ayrı suç oluşturacağı gözetilerek ve tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik incelemeyle yazılı biçimde hüküm kurulması,

    Yasaya aykırı sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygu- lanması gereken CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 05.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi