Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/4027 Esas 2017/15104 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4027
Karar No: 2017/15104
Karar Tarihi: 01.11.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/4027 Esas 2017/15104 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/4027 E.  ,  2017/15104 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; davalının kaçak elektrik kullandığını, kaçak kullanıma ilişkin borcun tahsilini teminen ... 2. İcra Müdürlüğünün 2012/5968 esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini belirterek, davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, davalının % 20"den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; kendi bilgisi dışında kaçak elektrik tutanağı tutulduğunu, mağduriyetinden dolayı ara sıra enerji kullandığını, borç miktarının fahiş olarak hesaplandığını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, kısa kararda; "davanın kabulüne, ... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2012/5968 Esas sayılı icra takip dosyasındaki borçlu-davalının itirazının iptaline, takibin borçlu-davalı yönünden kaldığı yerden devamına" karar verilmiş, gerekçeli kararda ise; kısa kararda tefhim edilen hükme ek olarak "takip miktarı olan 53.111,25-TL üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine," karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Gerekçeli kararda, icra inkar tazminatı talebi hakkında da karar verildiği halde, kısa kararda bu hususta bir karar verilmediği anlaşılmıştır. Bu suretle, kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki oluşturulduğu anlaşılmıştır.
    6100 sayılı HMK’nun “Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur.
    Aynı yasanın “Hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    “Hükmün yazılması” başlıklı 298. maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.
    Somut uyuşmazlıkta da; temyiz edilen gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir .
    2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bendde açıklanan nedenle davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.