
Esas No: 2017/1234
Karar No: 2021/43
Karar Tarihi: 04.02.2021
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/1234 Esas 2021/43 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde yapılan tapu kaydı düzeltim davasında verilen karara Tapu Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazı sonucu Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin bozma kararı verdiği ancak yeniden yapılan yargılama sonucunda önceki karara direnilerek Tapu Müdürlüğü vekilinin tekrar temyiz talebi istendi. Ancak hüküm sonucunun gerekçeye ait herhangi bir söz tekrarına yer vermeden taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, bozma kararı sonucu ilk hüküm hayatiyetini kaybettiğinden ona atıf yapılması uygun düşmeyeceği vurgulandı. İlk derece mahkemesinin yeterli niteliklere sahip olmayan direnme hükmü nedeniyle kararın usulden bozulması gerektiği karara bağlandı. Kanun maddeleri olarak; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 294/3, 297 maddeleri ile 6217 sayılı Kanun'un 30. maddesi ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 429. maddesi gösterildi.
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
1. Taraflar arasındaki “tapu kaydında düzeltim” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 1. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen 23.01.2015 tarihli ve 2013/1526 E., 2015/71 K. sayılı karara karşı ilgili Tapu Müdürlüğü vekilinin temyiz talebinde bulunması üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 08.06.2015 tarihli ve 2015/7384 E., 2015/8439 K. sayılı kararı ile temyiz istemi kabul edilerek, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda ise önceki kararda direnilmiştir.
2. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonrasında gereği görüşüldü:
3. Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince verilen direnme kararı ilgili Tapu Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
4. Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
5. 6100 sayılı HMK’nın 294. maddesinin 3. fıkrasında ise “Hükmün tefhimi herhalde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur” hükmüne yer verilmiştir.
6. Ayrıca, bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini yitirdiğinden ona atıf suretiyle hüküm tesisinin yukarıda açıklanan kurallara uygun düşmeyeceği aşikârdır.
7. Nitekim, Yargıtay"ın yerleşmiş görüşü de bu yöndedir (Hukuk Genel Kurulunun 07.03.2019 tarihli ve 2019/13-113 E., 2019/248 K.; 10.12.2019 tarihli ve 2019/1-691 E., 2019/1319 K.; 11.11.2020 tarihli 2020/1-332 E., 2020/884 K. sayılı kararları).
8. Somut olayda ise ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan mevzuata uygun hüküm fıkrası oluşturulmamış, direnmeye ilişkin kısa kararda önceki karara atıf yapılarak sadece, “Mahkememizin 2013/1526 E.S 2015/71 K. S. kararında direnilmesine" denilmekle yetinilmiş, dosya kapsamı dikkate alınarak taraflara yüklenen borç ve tanınan hakkın sıra numarası altında belirtildiği açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar kurulmamıştır.
9. Bu durumda, yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde usulün öngördüğü anlamda oluşturulmuş bir hüküm bulunmadığı gibi direnme kararlarını denetleyen Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenebilecek nitelikte teknik anlamda bir direnme hükmü de bulunmadığı her türlü duraksamadan uzaktır.
10. O hâlde mahkemece yapılacak iş; dosya kapsamı dikkate alınarak taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında belirtildiği, açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı nitelikleri haiz kısa karar ve buna uygun gerekçeli karar oluşturulmasıdır.
11. Mahkemenin, yukarıda ayrıntılarıyla açıklanan biçimde usulün öngördüğü niteliklere haiz bulunmayan kısa kararı usule uygun karar değildir.
12. Direnme kararının bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Direnme kararının yukarıda gösterilen nedenden dolayı 6217 sayılı Kanun"un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. maddesi gereğince usulden BOZULMASINA,
Bozma nedenine göre ilgili Tapu müdürlüğü vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Aynı Kanunun 440/III-2. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 04.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.