11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/6784 Karar No: 2020/2652 Karar Tarihi: 03.06.2020
Sahte fatura kullanma - Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/6784 Esas 2020/2652 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında sahte fatura kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından dava açılmıştır. Ancak, fatura tarihleri belirtilmemiş ve hangi vergi türünde kullanıldığına dair bir vergi incelemesi yapılmadığı için suç tarihi tam olarak tespit edilememiştir. Suç tarihinin en aleyhe kabul ile kurumlar vergisi indiriminde kullanıldığı varsayılsa bile 26.04.2008 olduğu kabul edilerek yapılan incelemede, suç zamanaşımına uğramıştır. Bu sebeple sanık hakkındaki dava düşmüştür. 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddeleri ile 213 sayılı VUK’un 359/b-1 maddesi kendilerine işaret ediyor.
11. Ceza Dairesi 2017/6784 E. , 2020/2652 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura kullanma, Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Sahte fatura kullanma suçundan: Düşme Özel belgede sahtecilik suçundan: Beraat
Sanık hakkında sahte fatura kullanması nedeniyle 213 sayılı VUK"nin 359/b-1 maddesinde düzenlenen sahte fatura kullanma ve 5237 sayılı TCK’nin 207. maddesinde düzenlenen özel belgede sahtecilik suçlarından dava açılmış ise de, eylemlerin kül halinde özel yasa niteliğinde olan 213 sayılı VUK’a muhalefet suçunu oluşturacağı; ayrıca, fatura tarihleri belirtilmemiş olup hangi vergi türünde kullanıldığına dair bir vergi incelemesi yapılmamış olması nedeniyle suç tarihi tam olarak tespit edilememiş ise de suç tarihinin en aleyhe kabul ile kurumlar vergisi indiriminde kullanıldığı varsayılsa bile 26.04.2008 olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Sanığa yüklenen 2007 takvim yılında sahte belge kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarının, yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde düzenlenen dava zamanaşımının, en aleyhe kabulle 26.04.2008 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 03.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.