Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3821
Karar No: 2021/3077

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/3821 Esas 2021/3077 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bu mahkeme kararı, davalının mirasçılarına yöntemince husumet tevcih edilerek yargılamanın sürdürülmesi gerektiği hükümleri göz önünde bulundurularak ölü kişi hakkında yazılı biçimde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğunu ve davaya katılım sağlandıktan sonra sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğini belirtir. Temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmü yukarıdaki nedenlerle bozulmuştur. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararı kaldırılmıştır. Kanun maddeleri olarak, medeni haklardan yararlanma ehliyetinin davada taraf olabilme yeteneği olarak kabul edildiği ve hak ehliyetinin medeni usul hukukunda büründüğü belirtilen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun \"Taraf ehliyeti\" başlıklı 50'inci maddesi ile bir davada taraf değişikliğinin ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkün olduğu, ancak maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebinin karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilebileceği HMK'nun 124. maddesi gösterilmiştir.
10. Hukuk Dairesi         2020/3821 E.  ,  2021/3077 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    ...

    Dava, Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı, fiilen birlikte yaşadığı gerekçesiyle Kurum tarafından aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali ile kesilen aylığının yeniden bağlanmasını talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde; Kurum işleminin yerinde ve yasal mevzuata uygun olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı işveren cevap dilekçesi sunmamıştır.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın reddine”, karar verilmiştir.
    B-BAM KARARI
    İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, başvurunun esastan reddine karar vermiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili, hükmün bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    01.10.2011 günü yürürlüğe girerek 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununu yürürlükten kaldıran 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Taraf ehliyeti” başlığını taşıyan 50’inci maddesinde, medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanın, davada taraf ehliyetine de sahip olduğu belirtilmiştir. Buna göre taraf ehliyeti, davada taraf olabilme yeteneği olup, medeni (maddi) hukuktaki medeni haklardan yararlanma (hak) ehliyetinin medeni usul hukukunda büründüğü şekildir. Medeni hukuktaki haklara ve borçlara sahip olma ehliyeti hak ehliyetini oluşturmakta, gerçek ve tüzel kişiler bakımından geçerli olmaktadır. Hak ehliyeti bulunan her gerçek ve tüzel kişi, davada taraf olabilme ehliyetine de sahiptir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 28’inci maddesinde ise, kişiliğin, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlayıp ölümle sona erdiği ve çocuğun hak ehliyetini, sağ doğmak koşuluyla ana rahmine düştüğü andan başlayarak elde ettiği hüküm altına alınmış olup, gerçek kişilerin kişiliği ve bununla medeni haklardan yararlanma (hak) ehliyeti ölümle sona erdiğinden, ölmüş kişinin taraf ehliyeti bulunmamaktadır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun tarafta iradi değişikliği düzenleyen 124. maddesinde belirtilen, bir davada taraf değişikliğinin, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkün olduğu; ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebinin, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edileceği; yine, dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, taraf değişikliği talebinin, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilebileceğine ilişkin düzenlenme karşısında; adı geçen davalının mirasçılarına yöntemince husumet tevcih edilerek yargılamanın sürdürülmesi gerekirken, ölü kişi hakkında yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsiz bulunmuştur.
    Mahkemece, davacı vekili tarafından sunulmuş olduğu görülen havale tarihi 17.02.2021 olan dilekçeye eklenen ölüm belgesinde davacının 10.01.2021 tarihinde ölü olduğu görülmüş olup, yukarıda açıklanan bilgiler ışığında, davalının mirasçılarının HMK’nun 124. maddesi kapsamında davaya katılımı sağlanarak, savunma ve delilleri incelendikten sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine
    10.03.2021 günün oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi