20. Hukuk Dairesi 2013/10841 E. , 2014/2116 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Dicle (Kapatılan) Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 07/02/2013
NUMARASI : 2011/30-2013/3
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, .. Köyü 208 1 parsel sayılı taşınmaz, ham toprak niteliğiyle Hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacılar, vergi kaydı ve zilyedliğe dayanarak dava açmışlardır. Keşif sırasında dava konusu edilen taşınmazın kısmen yine Hazine adına ham toprak niteliği ile tesbit gören 152 ada 49 sayılı parsel için kaldığı belirlenmiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu 208 ada 1 sayılı parselin kadastro tesbitin iptaliyle 31/10/2012 tarihli fen bilirkişisi rapor ve krokisinde (A) harfi ile işaretli 24.669,97 m2, (B) harfi ile işaretli 19,109,33 m2 yüzölçümlü bölümleri ile 152 ada 49 sayılı parselin (C) harfi ile işaretli 7538,66 m2 yüzölçümlü bölümünün davacılar adına tapuya tesciline, kalan kısımların tesbit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Dava konusu 208 ada 1 ve 152 ada 49 numaralı parseller, ham toprak olarak Hazine adına tesbit edilmiş; her iki parselin sınırlarında 101 da 1 orman parseli bulunduğu halde, mahkemece orman araştırması yapılmamıştır.
Bu nedenle; mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Dava konusu taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadıkları belirlendiği takdirde, taşınmazların bulunduğu yerde kadastro tesbitinden önce Karayolları Genel Müdürlüğünce kamulaştırma yapılarak bu yerlerin 66, 71 ve 75 parsel mumaralarını aldıkları anlaşıldığından, kamulaştırma evraklarının getirtilerek incelenmesi ve nazara alınması gerekmektedir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 18/02/2014 günü oy birliği ile karar verildi.