Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/18452 Esas 2016/13006 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suça sürüklenen çocuğun aşamalardaki beyanlarında üzerine atılı suçu kabul etmemesi ve önceki yargılamada dinlenen tanıklar ... ve ..."ın olaya ilişkin görgüye dayalı bilgilerinin olmadığını sadece suça sürüklenen çocuğun öğrencileri rahatsız ettiğini duyduklarını beyan etmeleri karşısında suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçu işlediğine dair katılanın soyut iddiasından başka cezalandırılmasına yetecek nitelikte kesin ve somut delil bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine yetersiz gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi
Kabule göre de;
1) CMK"nın 231/11. maddesinde yer alan, “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabilir” şeklindeki düzenleme karşısında, mahkemece kendisine harhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, yeniden değerlendirme sonucu, uygulama doğru olsa da önce hapis cezası belirlenip sonra adli para cezasına çevrilmek suretiyle CMK"nın 231/11. maddesine aykırı davranılması,
2) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararındaki 1.000 TL para cezasının kazanılmış hak teşkil ettiği dikkate alınarak sonuç olarak belirlenen seçenek yaptırımın veya adli para cezasının 1.000 TL den fazla olamayacağının gözetilmemesi,
3) Suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde 15-18 yaş arasında yer alması nedeniyle s.s.çocuk hakkında TCK"nın 31/3. maddesi uyarınca indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
4) Suça sürüklenen çocuğa verilen hapis cezanın adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan TCK"nın 50/3 ve 50/1-a maddesinin hükümde gösterilmeyerek CMK"nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk ... müdafinin temyiz nedenleri bu nedenle yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/06/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.