9. Hukuk Dairesi 2015/25738 E. , 2015/27521 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, Dairemizin 2011/25362 Esas sayılı bozma ilâmına uyulduğu, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 20/2. maddesi uyarınca feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğünün işverene ait olduğu, işçinin, feshin işverenin dayandığı ve uygun kanıtlarla ortaya koyduğu sebebe değil başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi halinde, bu sebebi kanıtlamakla yükümlü olduğu, Yasal düzenlemenin sonucu olarak, işçinin kendi isteği ile işten ayrıldığı ya da haklı neden olmaksızın işe gelmediği yönündeki savunmanın ispat yükünün de işverene ait olduğu, somut olayla ilgili olarak yargılamaya ilişkin kanıtların hukuksal değerlendirmesine göre; davacının davalı şirkete ait işyerinde 28.04.2006 ile 03.09.2008 tarihleri arasındaki dönemde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile kürekçi olarak çalıştığı, toplam hizmet süresinin 2 yıl 1 ay 27 gün, fesih tarihindeki aylık ücretinin ise net 840,00 TL .olduğu, iş akdinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmaksızın tek taraflı olarak feshedilmesi nedeniyle davacı işçinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davalı işverenin aksi yöndeki savunmalarının Mahkeme tarafından kabul görmediği, davacı tanıklarının davacının mesai saatlerinin arttırılması ve davacının da bunu kabul etmemesi nedeniyle işten çıkarıldığını söyledikleri, davalı tanıklarından birinin feshin nedenini bilmediğini beyan ettiği, diğer davalı tanığı olan ....’ün ise, tesis müdürü olduğunu, davacının kendisine itaâtsizlik yaptığı için işten çıkarıldığını, görevini hatırlattığı halde yapmamakta ısrar ettiğini ifade ettiği, toplanan delillerden işveren tarafından kürekçi olarak çalışan davacının çalışma saatlerinin yarım saat erken ve akşam yarım saat geç olarak yeniden düzenlenmesi üzerine davacının "servis ayarlarsanız çalışırım" diye karşılık verdiği, işverenin ise “servis yok çalışırsan böyle” diyerek karşılık verdiği ve servis olmazsa çalışamayacağını söyleyen davacının iş aktinin işveren tarafından feshedildiği, görevinin hatırlatıldığı halde yapılmadığı hususunun bu feshe kılıf olarak ileri sürüldüğünün anlaşıldığı, davacının çalıştığı döneme ait ödenmeyen yıllık izin, maaş, fazla çalışma ücretleri ile genel tatil ücretlerinin mevcut olduğunun anlaşıldığı, toplanan ve değerlendirilen kanıt durumuna göre, bilirkişi Av. ... tarafından düzenlenen 09.07.2010 tarihli kök bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmeler ile fazla çalışma yönünden 06.04.2015 tarihli ek bilirkişi raporunun oluşa uygun bulunduğu, hükme esas alındığı, bilirkişi raporu ile tespit edilen fazla çalışma ücreti alacaklarından, yapılan işin niteliği ile davacının çalışmış olduğu süreler göz önüne alınarak takdiren % 30 oranında takdiri indirimi yapıldığı, tüm bu nedenler karşısında; iş akdi davalı işveren tarafından haklı bir neden olmaksızın feshedilen davacı işçinin kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, maaş, fazla çalışma ücretleri ile genel tatil ücreti yönünden davasının sübuta erdiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut olayda, mahkeme tarafından bozma ilâmına uyularak davacı vekilinin ücret ve yıllık izin konusunda yemin teklifinin yapıldığı, ancak, tüzel kişilerde yeminin tüzel kişileri temsil eden kişilere çıkarılmasına rağmen yemin yapılmasına yönelik tebligatın doğrudan tüzel kişiye çıkarıldığı, tebligatın da yetkili kişiye yapılmadığı Dairemiz tarafından UYAP sistemi ve ... internet sitesinden yapılan tebligat kontrolünde anlaşılmıştır.
Yemine ilişkin usul işlemi 6100 sayılı HMK.’nun 225. ve devamı maddelerine aykırı yapılmıştır.
Usulüne uygun yemin işlemi yapıldıktan sonra ücret ve yıllık izin alacağına karar verilmesi gerekir. Bozma ilâmının gereği usulüne uygun şekilde yerine getirilmeden karar verilmesi hatalıdır.
3-Vermiş olduğu bir hüküm Yargıtay tarafından bozulan ve Yargıtay"ın bu bozma kararına gerek iradi ve gerekse kanuni şekilde uymuş olan yerel mahkeme, bozma kararı doğrultusunda inceleme yapmak ve hüküm kurmak zorundadır. Mahkeme uyma kararını kaldırarak, direnme kararı veremeyeceği gibi, hükmünün bozma kararının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan bölümleri hakkında da değişiklik yapamaz. Bozmaya uyulmakla bozma lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğmuş olur. Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usulü kazanılmış hakları oluşturup, korumaktır. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak oluşturur.
Somut olayda, Dairemizin 2011/25362 Esas sayılı bozma ilâmına konu Mahkeme kararında genel tatil ücreti alacağından 1/3 oranında takdiri indirim yapıldığı, bu takdiri indirimin bozma ilâmına konu olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkeme tarafından Dairemizin bozma ilâmına uyulmuş, bu takdiri indirim davalı lehine usulî kazanılmış hak haline gelmiştir. Bu nedenle, bozma üzerine verilen eldeki kararda genel tatil ücreti alacağından 1/3 oranında takdiri indirime gidilmemesi hatalıdır.
4-Genel tatil ücreti alacağı açısından davacı vekili ıslah dilekçesi ile neticeten 211,32 TL. genel tatil ücreti alacağı talep ettiğinden, talep aşılarak 281,76 TL. genel tatil ücreti alacağına hükmedilmesi isabetsizdir.
5- Mahkeme tarafından bozma ilâmına uyulmasına ragmen genel tatil ücreti olarak hükmedilen miktarın net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemesi bozma nedeni yapılmıştır.
6- Davalı lehine hükmolunan vekalet ücretinin hüküm tarihinde geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hatalı tespiti de ayrı bir bozma nedenidir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.