22. Hukuk Dairesi 2015/11176 E. , 2016/15939 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin 17.09.1999 tarihinde davalı işverenlikte temizlik personeli olarak çalışmaya başladığını, 31.07.2012 tarihine kadar çalıştığını, emeklilik nedeniyle iş sözleşmesini feshettiğini, son işverenin ... adi ortaklığı olduğunu, son ücretin yol ve yemek dahil 1.160,46 TL olduğunu belirterek kıdem tazminatının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı bakanlık vekili,alacağın zaman aşımına uğradığını, Bakanlığın ihale makamı olduğunu, işçilik alacaklarından sorumlu olmadığını, davacının taşeron firma işçisi olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Ltd. Şti. şirketi vekili, Bakanlık ile müvekkil şirket arasında gerçek bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Ltd. Şti. Vekili, Bakanlık ile müvekkil şirket arasında gerçek bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı bakanlık ve davalı ... Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı idarenin asıl işveren davalı şirketin ise alt işveren olarak davacının taleplerinden sorumlu oldukları, davacının iş sözleşmesini emeklilik sebebiyle sona erdirdiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi isabetlidir.
Ancak davacı tarafından emeklilik sebebiyle işten ayrılma ve emekliliğe hak kazanma işverene belgelendirilmediğinden dava tarihi yerine iş sözleşmesinin feshi tarihinden itibaren faize karar verilmesi hatalıdır. Bununla beraber bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Temyize konu olan kararın hüküm kısmındaki “brüt 14.911,65 TL kıdem tazminatı alacağının akdin feshi (emeklilik) tarihi olan 31.07.2012 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte (davalı ... Ltd. Şti."nin kıdem tazminatı alacağının 9.330,14 TL"sinden sorumlu olmak üzere ) birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,” hükmünü içeren 1. fıkranın hükümden çıkartılarak yerine aynı fıkra olarak “Brüt 14.911,65 TL kıdem tazminatının dava tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte (davalı ... Ltd. Şti."nin kıdem tazminatı alacağının 9.330,14 TL sinden sorumlu olmak üzere ) birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine” fıkrasının eklenmesi suretiyle hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.