Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/62
Karar No: 2020/324
Karar Tarihi: 10.02.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/62 Esas 2020/324 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2020/62 E.  ,  2020/324 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Uygulama kadastrosu sırasında, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında ve tapuda davalı Hazine adına kayıtlı bulunan 141 parsel sayılı 35.492,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 108 ada 13 parsel numarasıyla ve 37.090,13 metrekare yüzölçümlü olarak; davalı ... adına kayıtlı bulunan 721 parsel sayılı 7.900,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 108 ada 14 parsel numarasıyla ve 6.773,02 metrekare yüzölçümlü olarak; davacının murisi ... adına kayıtlı bulunan 140 parsel sayılı 10.798,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 108 ada 22 parsel numarasıyla ve 11.870,56 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında babası adına kayıtlı bulunan eski 140 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün azaldığını, eksikliğin komşu 108 ada 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazda kaldığını ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, teknik bilirkişinin 29.02.2016 düzenleme tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile işaretli 1.107,27 metrekarelik taşınmaz bölümünün 109 ada 13 parselden çıkartılarak 108 ada 22 parsele eklenmesine, aynı krokide (B) harfi ile işaretli 539,851 metrekarelik taşınmaz bölümünün 109 ada 14 parselden çıkartılarak 108 ada 22 parsele eklenmesine karar verilmiş; hüküm, davalılardan Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 22/2-a maddesinden kaynaklanan kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında babası adına kayıtlı bulunan yeni 108 ada 22 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün azaldığını, eksikliğin komşu 108 ada 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazda kaldığını ileri sürerek dava açmış ise de, yararına düzeltme istenilen taşınmazda davacının tek başına malik olmadığı, taşınmazın davacının murisi adına kayıtlı olduğu ve davanın açılış şekli itibarı ile de tüm malikler yönünden istemde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Dava açma bir tasarruf işlemi olup, TMK"nın 702/2. maddesi gereğince eldeki davanın, malik olan ortakların tümü tarafından birlikte açılması zorunludur. Eldeki dava, sadece davacı tarafından açılmış olup diğer paydaşların yöntemince davaya katılımları sağlanmadığından aktif dava ehliyetinin tamamlandığından söz edilemez. Oysaki, aktif dava ehliyetinin mevcudiyeti dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esası hakkında hüküm kurulması hukuken mümkün değildir.
    Diğer yandan mahkemece esasa ilişkin olarak, dava konusu taşınmazların müşterek sınırlarının kadastro paftası ve teknik belgelere uygun oluşturulmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm verilmiş ise de; dava konusu taşınmazlara ait ada raporu, tesis kadastrosu sırasında düzenlenen pafta haritası, hesap cetveli, ölçü cetveli, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları getirtilerek dosya arasına alınmamış, teknik bilirkişiden tesis kadastrosu sonucu oluşturulan paftadaki sınır yerleri ile uygulama kadastrosu sonucu oluşturulan paftadaki sınır yerlerini çakıştırmak suretiyle birbirleriyle ve zeminle uyumlu olup olmadığını belirten ayrıntılı ve gerekçeli rapor aldırılmadan karar verilmiş olması nedeniyle araştırma ve inceleme de hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
    Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, dava konusu taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir. Bundan sonra mahallinde, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, harita ya da jeodezi mühendisi teknik bilirkişinin katılımı ile keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında dava konusu taşınmaz ve çevresinin toprak yapısı, bitki örtüsü, zeminde mevcut ağaçların yaşı gibi hususlar ile zeminin jeolojik yapısının değerlendirilmesine ihtiyaç duyulan hallerde uzman ziraat bilirkişisi ile jeoloji mühendisi bilirkişi de keşif heyetine dahil edilmelidir. Yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan tesis kadastrosu sırasında da zeminde mevcut olan sabit sınır ya da yapılar bulunup bulunmadığı sorularak varsa yerleri teknik bilirkişiye işaretlettirilmeli, fotoğrafları çekilmeli, taraflar keşif sırasında hazır bulunmakta ise zeminde ortak sınır üzerinde uzlaşıp uzlaşmadıkları tespit edilip gerektiğinde imzaları ile beyanları tevsik edilmeli, uzlaşılan sınırlar ile iddia edilen sınırlar teknik bilirkişi tarafından haritasında işaretlenmeli, keşif sırasında hazır edilmeleri halinde ziraat bilirkişisi ile jeoloji mühendisi bilirkişisinden, taşınmazlar arasında değişmeyen doğal ya da yapay sınırlar bulunup bulunmadığı, sınırlarda mevcut ağaçların yaşları gibi hususlarda bilgi alınmalı, teknik bilirkişiden denetime veri teşkil etmek üzere dosya içine getirtilen bilgi ve belgeler ile bilirkişi ve tanık anlatımlarından yararlanarak uygulama kadastrosunu denetlemesi istenmelidir. Teknik bilirkişiden, tesis kadastrosunun, paftaların üretim yılı, üretim tekniği, altlığı ve ölçeği gibi hususları da açıklar tarzda hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, sırasıyla tersimat hatası, hesap hatası, ölçü hatası ve sınırlandırma hatası bulunup bulunmadığı, uygulama kadastrosu sonucu tespit edilen yeni sınırların niteliğinin ne olduğu ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak belirlenip belirlenmediği, uygulama kadastrosunda hata yapılmış ise doğru sınır ve haritanın nasıl olması gerektiği gibi hususlarda ve "ada raporu" ile "uygulama tutanağı ve haritasını" irdeler şekilde, teknik ve bilimsel verilere dayalı, gerekçelendirilmiş, denetlenebilir ve ayrıntılı rapor ve haritalar alınmalıdır. Raporun denetime elverişli olması için teknik bilirkişiden, düzenleyeceği haritalardan iki tanesinde hava fotoğrafı üzerinde, iki tanesinde ise ortofoto (yoksa uydu fotoğrafı) üzerinde ilk tesis kadastrosu paftası ve uygulama kadastrosu paftasını çakıştırması istenmeli; çakıştırmaların birer tanesinin ada bazında değerlendirme yapmaya elverişli geniş ölçekli olması, diğerinin ise dava konusu taşınmaz ve çevresini gösterir şekilde daha dar ölçekli olması istenmelidir. Teknik bilirkişi haritasında, uygulama kadastrosunda yanlışlık varsa, infazı kabil bir hükme esas olmak üzere doğru sınırların nasıl olması gerektiği de gösterilmelidir. Açıklanan yönteme uygun inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmeli; değerlendirme yapılırken uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı ve mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
    Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle davaya devam edilebilmesi için davacıya, taşınmazın kendisi dışındaki paydaşlarının davaya muvafakatının sağlanması ya da iştirakin halen çözülmediği gözönüne alınarak terekeye temsilci atanmasının temini suretiyle taraf teşkilini sağlamak üzere süre ve imkan tanınmalı, bu şekilde aktif dava ehliyetindeki eksiklik giderildikten sonra amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için belirtilen eksik belgeler de ilgili yerlerden getirtilerek dosya ikmal edilmeli ve akabinde harita mühendisi ve jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi sıfatına sahip üç kişilik uzman bilirkişi kurulu eliyle, yukarıda belirtilen şekilde inceleme ve araştırma yapılarak denetime elverişli rapor alınmalı ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece eksik araştırma ile hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi