22. Hukuk Dairesi 2016/2754 E. , 2019/127 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, ziraat mühendisi olarak davalı şirkete ait yem fabrikasında teknik sorumlu müdür sıfatıyla 07.02.2011- 27.03.2013 tarihleri arasında çalıştığını, ücretinin eksik ödenmesi fazla çalışma ücretlerinin ise ödenmemesi nedeniyle bu alacaklarını talep etmesi üzerine iş akdinin haksız şekilde feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile yıllık izin ücreti alacaklarına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iddiasının aksine iş akdini kendisinin feshettiğini, davacının fesihten hemen sonra bir yem fabrikası kurduğunu, davacının işyerinde üst düzey yönetici olması nedeniyle mesaisini kendisinin belirlediğini belirtilerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, süresi içinde davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının aylık ücret tutarı hususunda uyuşmazlık mevcuttur.
Davacı, son ücretinin brüt 5.500,00 TL ve ilave prim şeklinde olduğunu ancak işverenin 4.000,00 TL üzerinden ödeme yaptığını, bunun da bir kısmının bankadan bir kısmının elden ödendiğini savunmuştur. Davalı ise, davacının ücretinin bordroda görünen tutar olan brüt 2.194,90 TL olduğunu iddia etmiştir. Davacı tanıkları, davacının aylık 4.500,00-5.000,00 TL civarında ücret aldığını beyan etmişler, davalı tanığı ise ücret konusunda bilgisi olmadığını beyan etmiştir. Mahkemece ücret araştırmasına gidilmemiş, hükme dayanak alınan bilirkişi tarafından ise tanık anlatımları ve davacının yaptığı iş gözetilerek davacının ücretin, aylık net 5.000,00 TL/brüt 5.780,90 TL olma ve bordrolarda görünen brüt 2.194,90 TL olma ihtimallerine göre terditli hesaplamalar yapılmıştır.
Mahkemece her ne kadar ücret araştırması yapılmamış ise de, davacının ücreti konusunda ihtilaf bulunmakta olup, davacı tanıklarının ifade verdikleri tarihte, davacının ortağı olduğu yem fabrikasında çalışıyor olmaları, davalı tanığının ise halen davalı yanında çalışıyor olması nedeniyle salt tanık beyanlarına göre değerlendirme yapılamayacağı anlaşılmakta olup, davacının işyerinde yaptığı iş, eğitimi, kıdemi, işyerinin büyüklüğü ve kapasitesi belirtilmek suretiyle alabileceği ücretin meslek odasından ve diğer ilgili Kuruluşlardan araştırılarak tespit edilmesi ve belirlenen ücrete göre davacının ücret alacaklarının hesap edilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı karar hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda; ziraat mühendisi olan davacının davalı şirkete ait yem fabrikasında teknik sorumlu müdür sıfatıyla çalıştığı anlaşılmaktadır. İşyerinde üst düzey yönetici konumda çalışan işçi, görev ve sorumluluklarının gerektirdiği ücretinin ödenmesi durumunda, ayrıca fazla çalışma ücretine hak kazanamaz. Bununla birlikte üst düzey yönetici konumunda olan işçiye aynı işyerinde çalışan, görev ve talimat veren bir başka yönetici bulunması halinde işçinin çalışma gün ve saatlerini kendisinin belirlediğinden söz edilemeyeceğinden, yasal sınırlamaları aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti talep hakkı doğar.
Mahkemece müdür olan davacının üst düzey yönetici konumunda çalışan olup olmadığı, mesaisinin nasıl belirlendiği, çalışma saatleri konusunda talimat alıp almadığı yeterince araştırılmamıştır. Bu durumda öncelikle taraf tanıkları yeniden duruşmaya çağrılarak belirtilen hususlarda ayrıntılı beyanları alınarak davacının üst düzey yönetici konumunda olup olmadığı, mesaisini kendisinin belirleyebilme yetkisinin bulunup bulunmadığı tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturularak sonucuna göre bu alacak kalemi hakkında yeniden hüküm kurulması için bozma kararı verilmesi gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 08.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.