9. Hukuk Dairesi 2016/12924 E. , 2020/3038 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 11.02.2008-18.11.2008 tarihleri arası davalılardan Has Alüminyum şirketinde .... adresinde germeci olarak çalıştığını, iş akdinin 18.11 2008 tarihinde ekonomik sıkıntı gerekçesiyle ihbar tazminatı ödenerek sona erdirildiğini, daha sonra ... adresinde yine germeci olarak asgari ücret üzerinden işe başladığını, ancak müvekkilinin sigorta girişinin haberi olmadan 2 no’lu davalı üzerinden yapıldığını, ancak 1 no’lu davalının işyeri adresinde çalışmaya devam ettiğini, 14.09.2012 tarihinde işyerinde kaza geçirdiğini, kazanın ilgili mercilere bildirilmediğini, ...İş Mahkemesinin 2013/456 E. sayılı dosyası ile davalılar aleyhine maddi tazminat davacı açtığını, dava dilekçesinin tebliği ile birlikte 1 no’lu davalı şirket sahibinin kendisine tazminatını ödeyeceğini ancak davayı geri almasını aksi takdirde çalışamayacağını söylediğini ve iş akdini feshettiğini. 11.02.2008-18.11.2008 tarihleri arası çalışmanın da tazminat hesabına esas alınması gerektiğini, yılda iki defa bir maaş tutarında ikramiye, bayramlarda 50 TL bayram harçlığı, yılda bir defa 300 TL kömür yardım aldığını, kıdem ve hizmet süresine göre daha fazla ücret almasına rağmen asgari ücretten gösterildiğini, haftada 6 gün günde 12 saat çalıştığını ancak fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, davacının iş akdinin müvekkili tarafından feshedilmediğini, feshin söz konusu olmadığını, işyerinde davacının beyan ettiği tarzda bir konuşma olmadığını, zaten işyerinin mali mesuliyet sigortasının bulunduğunu, davacının dava tarihi itibariyle davalı işverenin çalışanı olduğunu, müvekkili davalının iş kazası sebebiyle raporlu olan davacının işe dönüşünü beklediğini, davacının 14.09.2012 tarihinde iş kazası geçirdiğini, bu tarihten sonra 5 ay raporlu olarak işe gelmediğini, 2013 yılı Mayıs ayında tekrar rapor aldığını ve bu nedenle işe gelmediğinin zannedildiğini, ortada bir iş akdi feshi bulunmadığını, öte yandan davacının istifa ettiği kabul edilir ise bunun haklı nedenle olduğunu kanıtlaması gerektiğini, 11.02.2008-18.11.2008 tarihleri arası Has Alüminyum şirketinde çalıştığını, 3-4 ay sonra bu kez taşeronu ...’ya müracaat ederek çalıştığını, fazla mesailerin ödendiğini, davacının iddiasının aksine asgari ücret + açıktan ödeme şeklinde bir uygulama olmadığını, gerçek ücretin bordrolara yansıtıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davalının savunmasına göre davacı işçinin işi terk ettiği tarihin davacının iddiasına göre de işten çıkartıldığı tarihin işyerinde iş kazası geçirdiği anlaşılan davacı işçinin işveren aleyhine tazminat davası açmasından sonraki bir tarih olduğu, davacı işçinin uzun süre raporlu kaldıktan sonra rapor bitiminde 2013 yılı nisan ve mayıs aylarında işyerine gelip çalıştığı dosyadaki bilgi ve belgeler ile söz edilen aylara ait bordrolardan anlaşılmaktadır.
İşyerinde iş kazası geçirmiş olan işçinin uzun süren tedavi sonrasında gelip tekrar çalışmaya başladıktan sonra hiçbir neden yokken tazminat haklarını da ortadan kaldıracak şekilde iş akdini sona erdirmesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Davacı işçinin iddia ettiği gibi davalı işverene karşı açtığı iş kazasına dayalı tazminat davası nedeniyle davalı işveren tarafından işten çıkartıldığı kabul edilerek kıdemine ve işyerinde çalışan işçi sayısına nazaran iş güvencesinden yararlandığı anlaşılan davacı işçinin kötüniyet tazminatı talebinin bu gerekçeyle reddine, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin ise kabulüne karar verilmesi, gerekirken mahkemenin feshin işveren feshi olmadığı gerekçesiyle adı geçen taleplerin reddine karar vermesi hatalıdır.
3- Dava, belirsiz alacak davası olup dava açılırken alacağın tamamı bakımından zamanaşımı süresi kesildiğinden davalı vekilinin ıslaha karşı zamanaşımı definin sonuca etkisinin olmayacağının gözden kaçırılması da ayrıca hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, bu nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26/02/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.