Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8701
Karar No: 2015/13378
Karar Tarihi: 10.11.2015

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/8701 Esas 2015/13378 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/8701 E.  ,  2015/13378 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden... vs. vekili Avukat ... Kasak, ... vs. vekili Avukat ...ve Hazine vekili Avukat ... ile aleyhine temyiz istenilen ... vekili Avukat ... ... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; “tespit dayanağı olan tapu kayıtlarının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile oluşumlarına esas belgeler ve varsa haritaları ile komşu parsellerin tutanak ve dayanağını oluşturan belgeler getirtilerek dosyanın tamamlanmasından sonra taşınmaz başında yeniden keşif yapılması, yöntemince tapu kaydı uygulaması ve mera araştırması yapılması, bundan sonra toplanan deliller göz önünde bulundurularak sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazların kadastro tespit tutanaklarının iptaline, 15.10.2014 tarihli ek bilirkişi rapor ve krokisinde sınırları belirlenen dava konusu 121 ada 38 parsel sayılı taşınmaz ile (A), (B), (C), (D), (E) ve (G) parsellerini içine alan 2.963.261,39 metrekare yüzölçümündeki alanın mera olarak sınırlandırılarak özel siciline kaydına, aynı rapor ve krokide sınırları ve hesaplaması yapılan dava konusu 114 ada 24 parsel sayılı taşınmazın 271.720,02 metrekare yüzölçümündeki kısmının aynı parsel adı altında payları da gösterilmek sureti ile davalılar adına tapuya kayıt ve tesciline, 114 ada 24 parsel sayılı taşınmazın 15.10.2014 tarihli ek rapor ve krokisinde gösterildiği gibi davalılar adına tesciline karar verilen miktardan geri kalan ve miktar fazlası olarak kesilen 4.703.404,12 metrekarelik bölümünün (124 ada 41 olarak tespiti yapılarak komisyon kararı ile iptal edilen saha) 124 adanın son parsel numarası ile mera olarak sınırlandırılarak özel siciline kaydına karar verilmiş, hüküm katılan davacı Hazine vekili, davalılar ... ve müşterekleri vekili, ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davalı şahısların dayanağını oluşturan tapu kaydının sabit sınırlı olmayıp miktarı ile geçerli olduğu, miktar fazlasının da kamu malı mera niteliğinde olup zilyetlik yolu ile kazanılmayacağı gerekçesi ile yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. 9.5.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da açıklandığı üzere bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması ile lehine bozma kararı verilen taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşur. Bu durumda kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü meydana gelir. Usuli kazanılmış hak mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esas çerçevesinde işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirir. Ne var ki, somut olayda Mahkemece söz konusu bu ilkeler göz önünde bulundurulmamış, hükmüne uyulan bozma ilamında değinildiği halde tespit dayanağı olan tapu kaydı ile komşu parsellere uygulanan kayıtlar keşifte yöntemince uygulanmadığı gibi teknik bilirkişilerden de keşfi ve uygulamayı izlemeye elverişli rapor alınmamış, 3 kişilik zirai bilirkişi kurulundan rapor alınması hususu da göz ardı edilmiştir.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için; komşu mahallelerde ikamet edip yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu ve aynı yönteme göre belirlenecek taraf tanıkları, 3 kişilik zirai bilirkişi kurulu huzuru ile dava konusu taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmalı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi hükmü uyarınca dayanılan tapu kaydı yerel bilirkişi yardımı ile zemine uygulanmalı, uygulamada tapu kaydının haritasının bulunması ve uygulama kabiliyetinin bulunması halinde haritaya itibar edilmeli, haritasının bulunmaması halinde kayıtta tarif edilen sınırlar esas alınmalı, bu amaçla sınırlar yerel bilirkişilere tek tek göstertilmeli, bu sınırlardan yerel bilirkişice bilinemeyenler bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye tapu kaydında tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, tapu kaydı sınırlarının sabit olup olmadığı üzerinde durulmalı, böylece kapsamı belirlenmeli, komşu parsellere ait tapu kayıtları da aynı ilkeler göz önünde bulundurularak uygulanmalı, taşınmazın kısmen ya da tamamen davalı taraf tapu kaydının kapsamında kalması halinde tapu kaydına itibar edilmeli, taşınmazın bir kısmının tapu kaydının kapsamı dışında kalması halinde ise kapsam dışında kalan bölüm yönünden yerel bilirkişilerden taşınmazların öncesinin tüm köy halkının başlangıcı belli olmayacak bir zamandan beri (kadimden beri) sadece hayvan otlatmak sureti ile kullandığı kamu malı mera niteliğinde olup olmadığı sorularak belirlenmeli, bu nitelikte olması halinde zilyetlikle kazanılamayacağı, kamu malı mera olmadığının anlaşılması halinde ise davalılar yararına zilyetlik ile edinme koşullarının gerçekleşip geçekleşmediği araştırılmalı, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerini açıklar nitelikte, çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de, "kadastro tespitinin iptali" yerine "tespit tutanağının iptaline" karar verilmiş olması da isabetsiz olup taraf vekillerinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.100,00 TL vekalet ücretinin aleyhine temyiz olunan taraftan alınarak, kendisini duruşmada vekil ile temsil ettiren temyiz eden taraflara verilmesine,
    peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalılar ... ve müştereklerine, ... ve müştereklerine ayrı ayrı iadesine, 10.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi