Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/21938 Esas 2018/3452 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/21938
Karar No: 2018/3452
Karar Tarihi: 05.03.2018

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/21938 Esas 2018/3452 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2016/21938 E.  ,  2018/3452 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    K A R A R –
    Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
    1-Dava konusu ... ilçesi, ... mahallesi 319 parsel sayılı taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu"nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
    Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda vergi değerleri karşılaştırıldığında emsal taşınmazın vergi değeri 300 TL, dava konusu taşınmazın vergi değeri 16 TL olduğu halde, emsal çok daha değerli olması gerekirken, 1,2 kat daha değerli kabul edildiğinden, rapor inandırıcı değildir.Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
    2-Dava konusu taşınmazın halihazırdaki ve imar planındaki konumu itibariyle, üzerinde inşaat yapılıp yapılamayacağı, yapılaşmada kısıtlama olacaksa oranı, ilgili Belediyeden sorulup, ayrıca 22.10.2015 tarihli raporda taşınmazın batı sınırında bulunan askeri güvenlik bölgesinin duvarla çevrili olmasının kanalın önünde set oluşturduğu belirtildiğinden, setin oluşumunu önleyecek tedbirler alınıp alınamayacağı yönlerinde bilirkişilerden ayrıntılı rapor alınması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile karar verilmesi,
    3-Tapunun iptali ile davalı kurum adına tesciline karar verilmesi gerekirken, davacı kurum adına tesciline karar verilmesi,
    Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 05/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.