18. Ceza Dairesi 2015/21967 E. , 2016/12823 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1- Sanıklar ... ve ... hakkında hakaret suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;
Sanıklara yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Ancak;
a- Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiği, sanıklar ... ve ..."ün ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmüş olmakla HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi delaletiyle 1412 sayılı Kanunun 322. maddesi uyarınca, hükümdeki 53. maddenin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan "b" ibaresinin çıkartılması suretiyle, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve ... hakkında hakaret suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesine gelince; Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a- Sanık ..."ün cezaevinden tedavi için hastaneye götürüldüğü esnada yanında getirdiği sigarasını yakmak için müşteki ..."dan çakmak istediği, ..."ın çakmak vermesinin yasak olduğunu söylemesi üzerine sanığın, "tahliyemize kısa bir süre kaldı tahliye olunca cezaevinin kapısında bekleyeceğiz o zaman seninle görüşeceğiz" demek suretiyle müştekiyi tehdit ettiğinin kabul edilmesi karşısında, sanığın, müştekinin yapması gereken bir görevini yaptırmamak için her hangi bir tehdidinin söz konusu olmadığı, sanığın eyleminin TCK"nın 106. maddesinde tarifi yapılan tehdit suçunu oluşturabileceği nazara alınmadan, görevi yaptırmamak için direnme suçundan hüküm kurulması,
b- Sanık ..."in önceki mahkumiyetine konu kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca, aynı Kanunun 5560 sayılı Kanunla değişik 191/2. maddesine göre tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilebileceği, bu tedbirin gereklerine uyması halinde ise açılmış olan davanın düşmesine karar verilecek olması karşısında, öncelikle uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı saptanarak, sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
c- Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve sanıklar ... ve ..."ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/06/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.