12. Hukuk Dairesi 2015/33390 E. , 2016/3767 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakim... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
1- Borçlu.... Yatırım Sanayi Ticaret A.Ş."nin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının REDDİNE;
2-Alacaklı ... T.A.Ş."nin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Alacaklı tarafından ipotek resmi senedi, ihtarname ve kredi sözleşmesine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip başlatıldığı, borçlunun şikayet yoluyla icra mahkemesine yaptığı başvuruda, ihtarnamenin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini ve takibin İİK"nun 150/ı maddesi şartlarına uygun olmadığını belirterek takibin olmadığı taktirde icra emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece, kendisine ihtarname tebliğ edilen...in borçlu şirketin çalışanı olmadığı ve takibin mevcut hali ile İİK"nun 150/ı maddesinde yer alan yasal düzenlemeye aykırı olduğu gerekçesi ile istemin kabulüne ve takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur ve müstahdemlerinden birine yapılır. Tebligat Yönetmeliğinin 21. maddesinde de, tüzel kişi adına, tebligatı kabul edecek kişi herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak durumda olduğu takdirde tebliğin, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması lazım geldiği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edilmek şartıyla, o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda, alacaklı tarafından genel kredi sözleşmesi, limit ipoteğine ilişkin ipotek resmi senedi ve ihtarnameye dayalı olarak takip başlattığı, takip dayanağı olan ve...2. Noterliği"nce düzenlenen 24.02.2015 tarih ve 3995 yevmiye numaralı ihtarnamenin borçluya gönderilmiş olduğu, ihtarnamenin Çarşıbaşı mahallesi 6. sokak Eskicizade apartmanı no: 6 .... adresinde “Gösterilen adresten muhatabın tevziat esnasında bulunamadığından birlikte çalışan .... imzasına tebliğ edilmiştir” açıklaması ile 25.02.2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Tebligat yapılan bu adresin borçlunun kredi sözleşmesindeki adresi olduğu gibi aynı zamanda 03.07.2014 tarih ve 8604 sayılı ticaret sicil gazetesine göre de sicil adresi olduğu anlaşılmaktadır. Borçlunun kendisine ihtarname tebliğ edilen ...."in borçlu çalışanı olmadığına dair iddiasına ilişkin olarak yapılan kolluk araştarması sonucu tutulan 14.05.2015 tarihli tutanakta, borçlu şirketin sahibi olarak belirtilen ..."in beyanına göre adı geçen şahsın ... Yapı Denetim Şirketi çalışanı olduğunu belirtilmiş ise de, kendisinden bilgi alınan kişi borçlu şirketin ilgilisi olmakla bu beyan esas alınarak sonuca gidilmesi doğru değildir. Zira; tebligat usulsüzlüğü şikayeti her türlü delille kanıtlanması mümkün ise de hükme dayanak alınan delillerin tarafsız ve objektif olması gerekmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında kendisine tebligat yapılan kişinin borçlu dışında başka bir şirketin çalışanı olarak gözükmesi bu kişinin fiilen borçlunun çalışanı olmadığı sonucunu doğurmaz.
O halde, mahkemece, takip dayanağı ihtarname kendisine tebliğ edilen ..."in borçlu şirketin fiilen çalışanı olup olmadığı konusunda yöntemince araştırma yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
UE