17. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4067 Karar No: 2019/4365 Karar Tarihi: 01.04.2019
Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/4067 Esas 2019/4365 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Çocuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, suça sürüklenen çocuk hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından mahkum edildi. Mala zarar verme suçundan verilen hüküm temyize konu edildi ancak hüküm kesin nitelikte olduğu için reddedildi. Konut dokunulmazlığının ihlalinde gece vakti işlendiği için ilgili kanun maddesi uygulanmadı ve bu nedenle bozma yapılmadı. Hırsızlık suçundan verilen hapis cezası ertelendi ancak deneme süresinin mahkum olduğu ceza süresinden az tayin edilmesi kanuna aykırı olduğu için karar bozuldu. Kararda belirtilen kanun maddeleri Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un geçici 2. maddesi, Türk Ceza Kanunu'nun 116/4. maddesi ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 51/3. maddesi olarak sıralanmıştır.
17. Ceza Dairesi 2019/4067 E. , 2019/4365 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü: 1-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Doğrudan tayin edilen adli para cezasının miktarı itibarıyla hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ve 14.04.2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a 6217 sayılı Yasa ile eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi olanaklı bulunmadığından, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, 2-Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun gece vakti işlenmesi nedeniyle eylemden dolayı 5237 sayılı TCK"nun 116/4. maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, suça sürüklenen çocuk ... müdafıinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 3-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; Hırsızlık suçundan verilen hapis cezasının ertelenmesine karar verilen suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen deneme süresinin mahkum olduğu ceza süresinden az tayin edilmesi, Cezasının ertelenmesine karar verilen suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen deneme süresinin mahkum olduğu “2 yıl 1 ay” ceza süresinden az olamayacağının gözetilmemesi suretiyle anılan Yasa"nm 51/3. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafıinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"mn 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının, TCK"nun 51/3. maddesi gereğince belirlenen denetim süresinin "2 yıl" yerine "2 yıl 1 ay" olarak düzeltilmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.