Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3066
Karar No: 2019/12805
Karar Tarihi: 18.12.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/3066 Esas 2019/12805 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2017/3066 E.  ,  2019/12805 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı banka vekili, davalının müvekkili bankadan kullandığı tüketici kredisi ve ek hesabın ödenmemesi nedeni ile yapılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinin, davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptalini, takibin devamını ve %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalı cevap vermemiştir.
    Mahkemece, yargılamada toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile, takibe konu tüketici kredisi yönünden; icra takibinin 37.83,23 TL asıl alacak, 2.235,29 TL işlemiş faiz, 110,96 TL BSMV, 125,54 TL takip masrafı olmak üzere 39.655,02 TL alacak üzerinden devamına, takibe konu kredili mevduat hesabı yönünden ise; takibin 2181,13 TL asıl alacak, 75,56 TL işlemiş faiz ve 3.78,00 TL BSMV olmak üzere toplam 2.260,47 TL alacak üzerinden devamına, her iki alacak yönünden asıl alacağın %20"si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.Karar, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-Asıl kararın davalı tarafından temyizi üzerine, Mahkeme, 31/10/2016 tarihli kararı ile, davalının temyiz başvurusunu, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde yapılmadığı gerekçesiyle reddetmiş, davalı, temyiz isteminin süreden reddine dair ek kararı süresinde temyiz etmiş, asıl karara ilişkin temyiz itirazlarının da değerlendirilmesini talep etmiştir.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasanın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır.
    Aynı Kanun"un tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina başlıklı 21. maddesine, 6099 sayılı Yasanın 5. maddesi ile eklenen 2. fıkrasında; "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" hükmü yer almaktadır.
    Belirtilen yasal mevzuat uyarınca, kişiye önce bilinen en son adresi esas alınarak, bilinen bir adresi yok ise adres kayıt sistemindeki adresi esas alınarak, Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca normal tebligat gönderilmeli, adres tebligata elverişli değilse ya da tebligat yapılamazsa, adres kayıt sistemindeki adresine buna ilişkin şerh de düşülerek, 21/2. madde uyarınca tebligat çıkartılmalıdır.
    Öte yandan, Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesine göre; Tebligat Kanunu"nun 2l/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice; "Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda tebligatın TK"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması"na dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunlu olup; tebligatı çıkaran mercii tarafından anılan şekilde şerh verilmeden, salt "mernis adresi" ibaresine dayanılarak, dağıtıcı tarafından 21/2. maddeye göre tebliğ işlemi yapılamaz.
    Somut olayda, Mahkemenin gerekçeli kararı, davalının "... mah. .... Cad. No: 16 C İç Kapı no: 68......" adresinde, 05.10.2016 tarihinde "Adresin kapalı olması ve adresin Mernis adresi olduğu evrakı çıkaran merci tarafından belirtilmesi sebebiyle TK 21/2. Md gereği bağlı bulunduğu mahalle muhtarı imzasına teslim edilip 2 nolu haber kağıdı adresin kapısına yapıştırılmıştır." şerhi ile doğrudan 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 2l/2. maddesine göre işlem yapılarak tebliğ edildiği görülmektedir. Borçlunun bilinen bu adresine daha önceden tebligat yapılmış olup, söz konusu adresin tebligata elverişli olmadığı (bu adreste artık borçluya tebligat yapılamadığı) tebliğ memurunca araştırılıp tespit edilmeden söz konusu adres mernis adresi de olsa doğrudan Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre işlem yapılamayacağı gibi, tebliğ zarfında Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesinde öngörülen; Tebligat çıkarılan adres, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, TK"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması"na dair meşruhat bulunmadığından, tebliğ işleminin TK"nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliğinin 30.maddesine göre yapılması gerekirken tebliğ memurunun kendiliğinden TK"nun 21/2.maddesine göre işlem yapması kanuna aykırıdır. Dolayısıyla gerekçeli kararın davalıya tebliğine dair tebliğ işleminin usûlsüz olduğu anlaşılmaktadır.
    O hâlde, usûlsüz tebliği işlemine göre, gerekçeli temyiz dilekçesinin yasal süresi içerisinde verildiğinin kabulü gerekmektedir. Bu itibarla, davalının temyiz talebinin süreden reddine ilişkin Mahkemenin 31/10/2016 tarihli ve E.2015/71, K.2016/1045 sayılı ek kararının kaldırılmasına, davalının temyiz itirazlarının esasının incelenmesine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz talebinin reddine dair mahkeme ek kararının KALDIRILMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle esas ilişkin kararın ONANMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi