BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/666 Esas 2019/1674 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2019/666
Karar No: 2019/1674
Karar Tarihi: 31.12.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/666 Esas 2019/1674 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/666 Esas
KARAR NO : 2019/1674
DAVA : Deniz Ticaret (Deniz Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 31/12/2019
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İstanbul'da dış ticaretle iştigal ettiğini, İsrail ve Filistin başta olmak üzere dünyada birçok ülkeye çeşitli ürünler satmakta olduğunu, davalının müvekkilinin söz konusu satışlarında deniz taşımacılığını yaptığını, taraflar arasında cari hesap bulunduğunu, genel olarak davalı şirket tarafından yapılan taşıma işlemi tamamlandıktan sonra bakiyelerin kapandığını, davaya konu olayın ortaya çıkmasından önce eski taşımalardan bakiye borcu olmasına rağmen, aralarındaki düzenli ticari ilişkiye istinaden müvekkil şirket yine bir taşımacılık işinin olduğunu, davalı şirkete bildirdiğini, davalının işi kabul ederek söz konusu malların teslim alınması için 01/08/2019 tarihinde ... Parkı'na ... numaralı konteynerı gönderdiğini, konteynerın yüklenerek limana gönderildiğini, limandan yola çıktığını, taraflar arasındaki anlaşmaya göre, ... numaralı navluna istinaden söz konusu yük ... şirketi olan Hassoneh House Hold şirketinin teslim alması için ... limanına bırakılacağını, teslimat limanına malların götürüldüğünü fakat davalının daha önce yapılan işlerden doğan bakiye borç bulunduğunu ileri sürerek, malların dava dışı alıcı şirketin teslim alabilmesi için gerekli evrakları göndermeyeceğini bildiren bir e-mail attığını, müvekkilinin bütün borcu ödemesi için tehdit edildiğini, bunun üzerine nakit olarak bütün borcu ödemeye zorlandığını, bu nedenlerle malların tesliminin geciktiğini, navlun sözleşmesi veya konişmentoda, gönderilenin ödemekle sorumlu tutulmadığı veya ödenmediği takdirde yükü almaya hak kazanamayacağına dair bir düzenlemenin bulunmadığı hallerde, taşıyanın navlun sözleşmesi veya konişmentodan doğan alacakları için eşya üzerinde hapis hakkı uygulanmasının mümkün olmayacağını, yaşanan olayla müvekkilnin zarara uğradığını ve itibarının zedelendiğini beyan ederek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik, gönderilen malın bedeli olan 25.000,00 USD karşılığı 148.750,00 TL'nin ticari faiziyle birlikte ödenmesine, uğramış olduğu zarardan fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL'nin ticari faiziyle birlikte ve 200.000,00 TL'nin ticari faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Emsal nitelikteki Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 12/03/2014 Tarih 2013/9677 E. , 2014/4766 K. Sayılı ilamında " ... Dava, davalı ... A.Ş tarafından üst taşıyıcı sıfatı ile Çin den İzmir'e kadar gemi ile İzmir'den Manisa'ya kara yolu ile taşıması konusunda anlaşılan emtianın hasarlı teslim edilmesi nedeniyle uğranılan zararın sigorta poliçesi kapsamında rücuen tazmini istemine ilişkindir. Taşımanın bir ayağının deniz taşıması olması nedeniyle uyuşmazlığın çözümünden TTK. nun Deniz Ticaretine ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekli olup bu durumunda da davanın deniz ihtisas mahkemesinde görülmesi zorunludur. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun 20/07/2004 gün ve 370 sayılı kararı ile İstanbul'da deniz ihtisas mahkemesi kurularak faliyete geçirilmiş ve yargı alanı olarak İstanbul ili mülki hudutları belirlenmiştir. Mahkemelerin görevine ilişkin kuralların kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle temyiz dahil yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması usul hukukunun yerleşik bir kuralı olduğundan mahkemece resen görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde uyuşmazlığın esasına girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir..." Şeklinde karar verdiği ,
Yine aynı dairenin 16/10/2012 Tarih 2012/13847 E. , 2012/16320 K. Sayılı ilamında " ... Uyuşmazlığın deniz taşımacılığından kaynaklanması nedeniyle Deniz İhtisas Mahkemesinde ,Deniz İhtisas Mahkemesi kurulmayan yerlerde ise ( 1) nolu Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılması gerektiğini belirterek görev itirazlarında bulunmuş , davanın esası ile ilgili olarak ise davanın reddini istemiştir.
Mahkemece , uyuşmazlığın , deniz taşımacılığından kaynaklandığı , hakimler savcılar yüksek kurulunun 24/03/2005 gün ve 188 sayılı kararı uyarınca ; Deniz İhtisas Mahkemesi kurulmayan yerlerde , birden fala Asliye Ticaret Mahkemesi mevcut ise Denizcilik İhtisas mahkemesinin görev alanına giren davalara bakma görevini bir nolu Asiye Ticaret Mahkemesine ait olduğu , Ankara Denizcilik ihtisas mahkemesinin kurulmamış olması gözetilerek davaya bakma görevinini Ankara bir nolu Asiye Ticaret Mahkemesi'ne ait bulunduğu gerekçeleriyle görevsizlik kararı verilmiştir ... " şeklinde karar verdiği ,
Yukarıya alıntılanan yargıtay ilanları ve dava dilekçesi ve tüm dosya kapsamından taraflar arasındaki uyuşmazlığın; deniz taşımacılığından kaynaklandığı, bu nedenle uyuşmazlığın çözümünde TTK deniz ticaretine ilişkin maddelerinin uygulanmasının gerektiği bu durumda da davanın denizcilik ihtisas mahkemesinin görev alanına girdiği anlaşıldığından, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE HMK 114/1-C VE 115/2 MADDESİ GEREĞİNCE DAVA ŞARTI YOKLUĞU SEBEBİ İLE DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dilekçe verilmesi halinde dosyanın bu davaya bakmakla görevli İSTANBUL DENİZ İHTİSAS MAHKEMESİNE ( İstanbul ... ATM ) GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK' nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kararın taraflara tebliğine,
5-Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip ...
e-imzalı
Hakim ...
e-imzalı
