213 sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/4466 Esas 2016/7232 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4466
Karar No: 2016/7232
Karar Tarihi: 29.11.2016

213 sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/4466 Esas 2016/7232 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıklar hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefet suçundan açılan davada, sanık ...'ın ölümü nedeniyle kamu davasının ortadan kaldırılması, sanık ... için 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5252 sayılı Kanun'un 9. maddeleri hükümleri karşısında suçun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi, 5252 sayılı Kanun'un 9. maddesi, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/4 ve 104/2. maddeleri.

21. Ceza Dairesi 2016/4466 E. , 2016/7232 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Ortadan kaldırma

Sanık ... hakkında “2005 yılında sahte fatura düzenlemek” suçundan açılan davanın, 16.03.2010 tarihli celsede tefrik edilerek ... Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/92 Esas sayılı dosyasında yargılamasının yapıldığı anlaşıldığından, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Sanıklar hakkında düşme kararı verilmesi yerine ortadan kaldırma kararı verilmesi sonuca etkili görülmemiştir.
Dosya içerisinde bulunan nüfus kayıt örneğinden sanık ...’nın hükümden önce 28.04.2007 tarihinde vefat ettiğinden hakkındaki kamu davasının ortadan kaldırılması, sanık ... için “2001, 2002 ve 2003 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek” suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9. maddeleri hükümleri karşısında; sanığa yüklenen suçun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK"nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükümlerin ONANMASINA, 29.11.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.