Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1148
Karar No: 2019/5848
Karar Tarihi: 13.06.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/1148 Esas 2019/5848 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi'nin verdiği bir karara ilişkin olarak dava türü katkı payı alacağı ve faiz alacağıdır. İlk derece mahkemesi davanın kısmen kabulüne hükmetmiştir. Tarafların istinaf başvurularının ardından Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, kararı kısmen kaldırmıştır. Ancak hükümde usule ya da yasaya aykırılık olduğu tespit edilmesine rağmen, infazda tereddüt oluşturabilecek şekilde istinaf başvurularının bir kısmı esastan reddedilmiştir. Bu yanlış bir karardır. Kararın gerekçesine aykırı olduğundan, kararın BOZULMASINA karar verilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 353/(1)-b ile ilgili olarak:
1) İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde başvurunun esastan reddine,
2) Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında,
3) Yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında, duruşma yapılmadan karar ver
8. Hukuk Dairesi         2018/1148 E.  ,  2019/5848 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı, Faiz Alacağı

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda İzmir 2. Aile Hukuk Mahkemesi hükmüne karşı, taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması sonunda İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, bu kez taraf vekillerinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı ... vekili, asıl ve birleşen davada; evlilik birliği içinde davalı adına edinilen 1917 parsel sayılı taşınmaz ve üzerine inşa edilen bina ile ... plaka sayılı araç nedeniyle 50.000,00 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiş, 14.11.2016 tarihli dilekçe ile 1917 parselin arsa değeri için 24.000,00 TL, parsel üzerindeki binanın zemin katı için 18.000,00 TL, binanın 2. ve 3. katları için 23.000 TL, araç için 4.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ettiklerini açıklamıştır.
    Davalı ... vekili, asıl ve birleşen davanın reddini savunmuştur.
    İlk Derece Mahkemesince, açılan asıl ve birleşen davanın kısmen kabulü ile toplam 43.760,85 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, araca yönelik talebin reddine karar verilmiş, karara karşı her iki taraf vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/(1)-b.3 maddesi gereğince davacı tarafın ikinci ve üçüncü katlardaki katkı payına ilişkin davası yönünden ve davalının da ikinci ve üçüncü kattaki emekli ikramiyesi ile yaptığı katkının hesap şekli yönünden istinaf başvurularının ayrı ayrı kabulüne, hükmün kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesine, davacı ve davalı tarafın diğer istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine, davacının davaya konu taşınmaz yönünden talebinin birleşen dava dosyası ile birlikte kısmen kabulü ile toplam 46.052,85 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine, davacının davaya konu araç yönünden talebinin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf istemiyle önüne gelen dosya ve karar bir bütün olarak değerlendirilerek, HMK’nin 353/(1)-b maddesinde “b) Aşağıdaki durumlarda davanın esasıyla ilgili olarak; 1) İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde başvurunun esastan reddine, 2) Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında, 3) Yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında, duruşma yapılmadan karar verilir” düzenlemesine göre bir karar vermelidir. Bu hükümlere aykırılık halinde, aynı dosyada infazı kabil birden fazla karar ortaya çıkabileceği gibi HMK’nin 297 ve 359. maddelerine de aykırı şekilde infazda tereddüte sebebiyet verilebilecektir.
    Buna göre, İlk Derece Mahkemesinin kararında usule veya yasaya aykırılık bulunduğunun tespiti halinde, bu durum yeniden yargılama yapılmasını gerektirmiyorsa, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun kısmen yerinde görüldüğü açıklanarak İlk Derece Mahkemesi kararının 353/(1)-b.2 veya 3. bentleri gereğince kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekirken, yasal düzenlemeye aykırı olarak, infazda tereddüt oluşturacak şekilde bir kısım istinaf sebepleri yönünden istinaf başvurusunun HMK’nin 353/(1)-b.1 maddesine göre esastan reddine, bir kısım istinaf sebepleri yönünden ise HMK’nin 353/(1)-b.3 maddesi gereği istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle her iki taraf vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle HMK’nin 371. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre her iki taraf vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine, karardan bir suretin de İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlerer ayrı ayrı iadesine,13.06.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi