Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/25555 Esas 2016/3696 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/25555
Karar No: 2016/3696
Karar Tarihi: 12.02.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/25555 Esas 2016/3696 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2015/25555 E.  ,  2016/3696 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    İİK."nun 170/3. maddesinde; "İcra mahkemesi, 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda, inkâr edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir. İtirazın kabulü kararı ile takip durur. Alacaklının genel hükümlere göre dava açma hakkı saklıdır. İnkâr edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip ikinci fıkraya göre durdurulmuşsa, borçlu sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına ve takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkûm edilir ve itiraz reddedilir " hükmüne yer verilmiştir.
    Mahkemece, borçlunun imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK"nun 170/3. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken; takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    Öte yandan, icra takibi, bonoyu ciro yolu ile eline geçiren yetkili hamil ... tarafından keşideci hakkında yapılmaktadır. Bu durumda, hamil ile keşideci arasında doğrudan ilişki bulunmadığından adı geçen hamil, takibe dayanak bonodaki imzanın keşideciye ait olup olmadığını bilebilecek durumda değildir. Ayrıca, borçlu tarafından, alacaklının senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu da kanıtlanamadığına göre, mahkemece, alacaklının tazminat ile sorumlu tutulması da doğru görülmemiştir.
    Bu durumda mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle bozulması gerekir ise de; anılan yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Bafra İcra Hukuk Mahkemesi"nin 09/07/2015 tarih ve 2015/18 E, 2015/83 K. sayılı kararının hüküm bölümünün (2) nolu bendinde yer alan, "iptaline" sözcüğünün karar metninden çıkarılmasına, yerine "durdurulmasına" sözcüğünün yazılmasına, yine, anılan kararın hüküm bölümünün ""tazminata"" ilişkin (3) nolu bendinin karar metninden tamamen çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.