20. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/10365 Karar No: 2014/1848 Karar Tarihi: 13.02.2014
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/10365 Esas 2014/1848 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2013/10365 E. , 2014/1848 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 12/04/2012 havale tarihli dava dilekçesinde sınırları bildirilen.... bulunan taşınmaz tapuda kayıtlı olmadığını, 14.03.1987 tarihinde kesinleşen arazi kadastrosu sırasında sehven tesbit harici bırakıldığını, müvekilinin nizasız ve fasılasız bu taşınmazı 50-60 yılı aşkın süreden beri kullandığını iddia ederek Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre taşınmazın müvekili adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile .... Pirenardı Mevkiinde bulunan fen bilirkişisinin 07/03/2013 tarihli raporuna ekli krokide "B" harfi ile gösterilen 3845,59 m2 yüzölçümündeki tesbit harici bırakılan taşınmazın davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, "A" harfi ile gösterilen kısma ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından taşınmazın (B) ile gösterilen bölümüne yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce yapılarak 23.6.1991 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastro işlemi 26.12.1986 tarihinde tamamlanarak 14.03.1987 tarihinde kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davacı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 13/02/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.