Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/28343 Esas 2019/12784 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/28343
Karar No: 2019/12784
Karar Tarihi: 18.12.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/28343 Esas 2019/12784 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/28343 E.  ,  2019/12784 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR

    Davacı; davalıya karşı ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2006/472 Esas sayılı dosyasında alacak davası açtığını, davada haksızlığını ve kaybedeceğini anlayan davalının kendisi ile anlaşmak istediğini, bunun üzerine 14.02.2007 tarihli sözleşme ile kendisinin anılan davadan feragat etmesi karşılığında davalının müteahhitliğini üstlendiği binadaki bir daireyi kendisine devretmeyi, devir tarihine kadar da aylık 125,00 TL kira ödemeyi taahhüt ettiğini, kendisinin ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2006/472 esas sayılı dosyasından feragat ettiğini, davalının kendisine aylık 125,00 TL ödediğini, daireyi kendisine devretmediğini, dairenin üçüncü bir kişiye satıldığını ileri sürerek, dairenin bedelinin ihtarname tarihi olan 20.04.2012 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslahla talebini 118.253,00 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı eldeki dava ile, davalı ile aralarındaki 14.02.2007 tarihli sözleşme gereği, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2006/472 Esas sayılı dosyasında davalı lehine feragat etmesine rağmen, davalının sözleşmede kararlaştırılan daireyi kendisine devretmediğini ileri sürerek, daire bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, mahkemece hükümde kendisini vekil ile temsil ettirmemiş olmasına rağmen davalı lehine 12.210,24 TL vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7. maddesi gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan birinci bent gereğince, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle, hüküm kısmının beşinci bendinde yer alan “Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince belirlenen 12.210,24 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine” cümlesinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.