13. Hukuk Dairesi 2012/23559 E. , 2013/2223 K.
"İçtihat Metni"... vekili avukat ... ile ...l vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 03.03.2008 tarih ve 2006/48 2008/102 sayılı hükmün Dairenin 28.6.2012 tarih ve 12835-16897 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.
KARAR
Davacı, davalının kendisine olan borcu nedeniyle davalı hakkında icra takibi yaptığını,davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının icra takibinin dayanağı olan belgedeki imzaya itiraz etmediği gibi borcunu da ödemediğini ileri sürerek, icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı,icra takibine konu limon satışına ilişkin “tediye makbuzu” başlıklı belgenin gerçekte 2.000.000.000 TL bedelli olduğunu, bu belge üzerinde davacının sonradan eklemeler yaparak 102 milyar şekline dönüştürdüğünü, açıklama kısmını da elle davacının sonradan doldurduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, 2.000 YTL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline karar verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizin 28.06.2012 gün ve 2012/12835 esas - 2012/16897 karar sayılı ilamı ile hüküm onanmış olup, bu kez davacı karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, taraflar arasındaki limon satışına ilişkin yapılan anlaşma kapsamında davacı alıcının mal teslimi öncesinde “tediye makbuzu” başlıklı belge ile davalı satıcıya peşin olarak ödediğini iddia ettiği bedelin mal teslim edilmemesi nedeniyle tahsiline ilişkindir. Davalı savunmasında davacının dayandığı bu belge üzerinde tahrifat yapıldığını beyan etmiş olup, mahkemece belge üzerinde tahrifat olup olmadığına ilişkin yapılan inceleme kapsamında Adli tıp kurumundan alınan 10.12.2007 tarihli bilirkişi raporuna dayalı olarak belgede tahrifat yapıldığı kabul edilerek davanın kısmen kabulüne dair hüküm tesis edilmiştir. Dava konusu belgeye ilişkin olarak davalının şikayeti üzerine, davacı hakkında ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/23559 2013/2223
2006/1306 Esas sayılı dosyası ile özel belgede sahtecilik suçundan dava açılarak yapılan yargılama sonucu davacı hakkında mahkumiyet kararı verildiği, bu mahkumiyet kararının sanık ve müşteki tarafından temyizi üzerine Yargıtay 11. Ceza Dairesince yapılan temyiz incelemesi sonucu; mahkemece mahkumiyet kararına esas dava konusu belgedeki tahrifat yapıldığına ilişkin 10.12.2007 tarihli Adli tıp raporu ile yine dosyada mevcut ... Kriminal polis laboratuvarı tarafından verilen 15.08.2006 tarihli raporlar arasında çelişki bulunduğu,bu çelişkinin giderilmesi gerektiğinden bahisle eksik incelemeye dayalı olarak kararın bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Temyiz incelemesine konu eldeki dosyada karara esas alınan 10.12.2007 tarihli adli tıp raporu ile ceza dava dosyasında karara esas alınan Adli tıp raporu aynı rapordur.818 sayılı B.K.nun 53. maddesi gereğince hukuk hakimi, ceza mahkemesinin beraat kararı ile bağlı değilse de, mahkumiyet ve tespit edilen maddi vakıalar ile bağlı olduğundan, ceza mahkemesinde açılan söz konusu ceza davasının sonucunun, eldeki davayı etkileyecek nitelikte olduğu, bu nedenle de kesinleşmesinin beklenmesi gerektiğinde kuşku bulunmamaktadır.
O halde, mahkemece değinilen bu yön gözetilerek bahis konusu olan ceza davasının kesinleşmesi, “bekletici sorun” yapılmak suretiyle hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Kararın bu nedenle bozulması gerekirken zuhulen onandığı bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, davacının karar düzeltme talebi kabul edilmeli ve dairemiz onama kararı kaldırılıp, hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının karar düzeltme isteminin kabulüne, dairemizin 28.06.2012 gün ve 2012/12835 esas-2012/16897 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 04.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.