Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3883
Karar No: 2019/1056
Karar Tarihi: 11.02.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/3883 Esas 2019/1056 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı banka nezdinde mevduatı olan davacı, vadeli döviz hesabı açmak istemiş ve davalı banka çalışanına ....000 USD teslim etmiştir. Hesap cüzdanı daha sonra müvekkiliye verilmiştir. Vergi işlemleri için bankaya gittiğinde başka bir çalışanın imzasını taşıyan belge imzalatılmıştır. Daha sonra davacının hesabı kapatılmış ve parası kendisine ödenmemiştir. Davacı, davalı banka ve diğer davalıların müteselsilen sorumlu olduğunu ileri sürerek şikayetçi olmuştur. Mahkeme davacının lehine karar vermemiştir. Borçlar Kanununa göre banka personeli bankanın zarara uğramasına sebep oldukları takdirde sorumlu kabul edilir. Davacının bankaya yatırmış olduğu paranın banka tarafından ödendiğinin veya hesabın fiktif olduğunun kanıtlanması gerekmektedir. Tediye fişi ve dava konusu olan meblağın yüksekliği göz önüne alındığında, bu tediye fişinin ödeme ve icazet belgesi olarak kabul edilemeyeceği sonucuna varılmıştır. Mahkemenin kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri: TBK m. 116, eBK m. 100, 818 sayılı BK m. 53.
11. Hukuk Dairesi         2017/3883 E.  ,  2019/1056 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 31/05/2017 tarih ve 2016/515-2017/201 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkilinin ....01.2001 tarihinde davalı banka şubesine giderek vadeli döviz hesabı açtırmak istediğini, müvekkili ile ilgilenen davalı banka çalışanı Asiye ..."a (...)....000 USD teslim ettiğini, işinin gecikeceğini düşünerek hesap cüzdanını daha sonra almak üzere bankadan ayrıldığını, araya hafta sonunun girmesi nedeniyle müvekkilinin 22.01.2001 tarihinde hesap cüzdanını almak ve vergi işlemlerini yaptırmak üzere banka şubesine gittiğini, o gün kendisine teslim edilmeyen hesap cüzdanının ertesi gün verildiğini, aynı gün diğer davalı banka çalışanı ..."in müvekkilinin evine gelerek vergi işlemlerine ilişkin olarak imza eksikliği bulunduğunu söylediğini ve müvekkiline bir belge imzalattığını, müvekkilinin bankaya duyduğu güven nedeniyle belgeyi okumadan imzaladığını, daha sonra banka şubesinde usulsüzlükler yapıldığına ilişkin dedikoduların çıktığını, müvekkilinin hesabını kontrol için bankaya gitmesi üzerine hesabının kapatıldığını öğrendiğini, hesabın kapatılmasında ise vergi işlemi için gerektiğinden bahisle davalı ... tarafından müvekkiline imzalatılan belgenin tediye makbuzu olarak kullanıldığını, müvekkilinin parasının kendisine ödenmediğini, istihdam ettiği personelin seçiminde ve görevlendirilmesinde gerekli özeni göstermeyen davalı banka ile diğer davalıların müvekkilinin zararından müteselsilen sorumlu olduklarını ileri sürerek ....000 USD"nin ....01.2001 tarihinden itibaren ... aylık %... oranında işleyecek faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili; dava konusu olay ile ilgili ceza dosyasının sonucunun beklenilmesinin gerektiğini, davacı adına hesap açma-kapama işlemlerinin diğer davalı ... tarafından yapıldığını, davacının geldiği gün müvekkilinin işlem yapamadığından paranın ikinci müdüre teslim ettiğini, işlemin davalı ... tarafından yapıldığını, paranın hesaba yattığı gün davacının dava konusu meblağı aldığına dair tediye fişi imzaladığını, bu sebeple müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı banka vekili; davacının davalı ... (...) ... ile iş birliği içinde müvekkili bankayı zarara uğratmaya çalıştıklarını, şube çalışanlarından hiçbirinin davacının dava konusu parayı bankaya getirdiğini görmediklerini, hesabın açılışı ile ilgili imza kartonu üzerinde müşteri imzasının bulunmadığını, gerçekte bir para yatırma işlemi olmamasına rağmen banka kayıtlarının birbirine uygunluğunun sağlanması ve ileride yaşanacak şube teftişlerinde mutabakatının sağlanması maksadıyla hesabın kapatıldığını ve ...,000 USD"nin davacıya ödendiğine dair makbuz üzerine davacının imzasının alındığını, davacıya verilen hesap cüzdanında yalnızca diğer davalı ... (...) ..."un imzasının bulunduğunu ve bu haliyle geçersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ...; davacının davalı ... (...) ... ile iş birliği içinde davalı bankayı zarara uğratmaya çalıştıklarını, şube çalışanlarından hiçbirinin davacının dava konusu parayı bankaya getirdiğini görmediklerini, hesabın ....01.2001 tarihinde davalı ..."un davacı adına hesap açtığını ve bir dakika sonra bu hesabı kapattığını, hesap açma işleminin masadan kalktığı esnada kendisine ait ekrandan davalı ... tarafından gizlice yapıldığını, müşteri imzasının alınmadığını, gerçekte bir para yatırma işlemi olmamasına rağmen banka kayıtlarının birbirine uygunluğunun sağlanması ve ileride yaşanacak şube teftişlerinde mutabakatının sağlanması maksadıyla hesabın kapatıldığını ve ...,000 USD"nin davacıya ödendiğine dair makbuz üzerine davacının imzasının alındığını, davacı beyanlarının gerçek dışı olduğunu, davacıya verilen hesap cüzdanında yalnızca diğer davalı ... (...) ..."un imzasının bulunduğunu ve bu haliyle geçersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/91 esas 2014/27 karar sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda; davacının ....000 USD nakden aldığına dair dekontta imzasının olduğunun, böylelikle işleme icazet verdiğinin, bankanın sorumluluğunun bulunmadığının belirtildiği, kararda ise davacının kandırılarak tediye fişini imzalatıldığına yönelik iddia bakımından beyanı dışında destekleyici delil bulunmadığının, tediye fişinde imzasının olduğu işleme icazet verdiğinin tespit edildiği, kararın kesinleştiği, tediye fişinde davacının dava konusu parayı teslim aldığının yazılı olduğu, aksinin yazılı belge ile ispatlanabileceği, ceza dosyasındaki tanık beyanlarının davacı iddialarını desteklemediği, ....000 USD gibi yüksek meblağlı miktarda hesap açtırıp hesap cüzdanı almamanın ve tediye fişini okumadan imzalamanın hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davalı ... açısından sorumluluk doğuran bir eyleminin mevcut olmamasına göre davacı vekilinin davalılardan ..."e yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    ...- Dava, davacının, davalı banka nezdindeki mevduatının kendisine ödenmediği iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir. Banka personeli bankanın akdi ilişki içinde olduğu kişilere karşı yardımcı kişi durumundadır. Borçlar Kanununun genel hükümlerine göre (TBK m. 116 – eBK m 100) bankanın akdi ilişki içinde olduğu kişilere karşı banka personeli “bir borcun ifası veya bir borçtan mütevellit bir hakkı kullanmasından ötürü” banka müşterilerinin bir zararına neden olursa, banka ve zarara neden olan banka çalışanı zarardan sorumludur. Bu açıklamadan sonra somut olaya gelindiğinde, davacının davalı banka çalışanı ...’a ....000 USD’yi ....01.2001 tarihinde teslim ettiği, davacıya teslimden sonra ....01.2001 tarihinde, hesap cüzdanı verildiği, bankada hesabın açılıp 1 dakika içinde kapatıldığı dosya kapsamı, davalı ...’nun ceza dosyasındaki beyanı ve ... Ağır Ceza Mahkemesi dosyası ile anlaşılmıştır. Bu durum karşısında, davacı tarafından bankaya yatırıldığı anlaşılan paranın davalı banka tarafından davacıya ödendiğinin veya hesabın fiktif olduğunun kanıtlanması gerekir. Her ne kadar tediye fişi ile paranın ödendiği ileri sürülmüş ise de, davacının anlatımı, paranın bankaya yatırılması ve hesabın açılıp çok kısa sürede kapatılması ve davalı bankanın savunmaları karşısında, bu tediye fişinin bir ödeme
    ve icazet belgesi olarak kabulüne olanak vermemektedir. Ayrıca ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/91 E, 2014/27 Karar sayılı dosyasındaki kararda davacının icazetinden bahsedilmekte ise de, bu ceza davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılması karşısında, 818 sayılı BK 53. maddesi kapsamında hukuk hakimini bağlayıcı maddi olgunun varlığı da söz konusu değildir. Tüm bu nedenlerle davanın banka yönünden de kabulü gerekirken reddine karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
    ...-Mahkemece ... ve ... hakkındaki davanın ....000 USD üzerinden kabulüne karar verildiği, bu kararın davalılara tebliği sonucu, davalı banka tarafından kararın temyiz edildiği, diğer davalı ... tarafından kararın temyiz edilmediği ve böylece ilk kararın ... yönünden kesinleştiği anlaşılmaktadır. Ancak, Mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada ... bakımından da ilk karar kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığı yerine davanın reddine karar verildiği böylece kesinleşen ve kesin hüküm oluşturan kararın ortadan kaldırdığı anlaşılmakla, ... yönünden verilen usul ve yasaya aykırı kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin davalı ..."e yönelik temyiz itirazlarının REDDİNE, (...) ve (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin davalı ..."a ve davalı bankaya yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye ...,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı ... yönünden davacıdan alınmasına, 11/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi