13. Ceza Dairesi Esas No: 2011/34381 Karar No: 2013/5292 Karar Tarihi: 06.03.2013
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/34381 Esas 2013/5292 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir hırsızlık olayında sanıkların çantayı kapıp kaçan kişiyle birlikte hareket ettiğini belirleyerek mahkumiyet kararı verdi. Ancak, cezada indirim yapılması kararına itiraz edilmediği için bu konuda bir değişiklik yapılmadı. Sanık için uzun süreli hapis cezasının ertelenmesi öngörüldü ancak velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğuna hükmedilmesi gerektiği düşünülmedi. Bu nedenle, mahkeme kararı bozuldu. Sanıkların, birlikte işledikleri suç nedeniyle ortak yargılama giderlerinden eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiği vurgulandı. Kanun maddeleri ise şöyle: 5237 sayılı TCK'nın 37. maddesi, 39/1. maddesi, 53. maddesi; 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesi; 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi; 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2011/34381 E. , 2013/5292 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanıkların müştekinin omzundaki çantayı kapıp kaçan kimliği ve adresi tespit edilemeyen şahısla eylemi birlikte işledikleri gözetilmeden, 5237 sayılı TCK"nın 37. maddesi yerine 39/1. maddesiyle uygulama yapılarak yazılı şekilde sanığın cezasından indirim yapılması karşı temyiz olmadığından ve özgürlüğü bağlayıcı ceza ile hükümlülüğüne karar verilen sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile uygulama yapılmaması ile sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 3.fıkrasına göre, uzun süreli hapis cezası ertelenenler hakkında, aynı maddenin 1.fıkrasının (c) bendinde öngörülen kendi alt soyu üzerindekiler dışında velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğuna hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 5271 sayılı CMK"nın 326/2. maddesi uyarınca birlikte işlenmiş suç nedeniyle mahkum edilmiş olan sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden de paylarına düşen miktarda eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiğinin düşünülmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerinin müteselsilen alınmasına ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine ""sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı; ortak yargılama giderlerinden de eşit olarak sorumlu tutulmalarına"" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.