14. Hukuk Dairesi 2014/5298 E. , 2014/8669 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Kandıra Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/08/2013
NUMARASI : 2012/369-2013/511
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.05.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.08.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı İ.. Ö.. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davalılardan İ.. Ö.., dava konusu ..parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki bina, ahır, garaj ve fındık ağaçları yönünden muhdesat iddiasında bulunmuştur.
Mahkemece, dava konusu 53 adet taşınmazın ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı İ.. Ö.. temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK"nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%.....) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Somut olaya gelince; davalı İ.. Ö.., yargılama esnasında 08.07.2013 tarihli dilekçesi ile muhdesat iddiasında bulunmuştur. Davalı, temyiz dilekçesinde Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/278 Esas sayılı dosyası ile mülkiyet tespiti istemli dava açtığını ileri sürmüşse de UYAP sisteminden yapılan incelemede adı geçen dosyanın açılmamış sayılma ile sonuçlandığı anlaşılmaktadır. Ayrıca, davacı vekili de 02.08.2013 tarihli celsede davalı İ.. Ö.."ın dilekçesinde belirttiği taşınmazlardaki muhdesatlara ilişkin olarak mülkiyet iddialarının bulunmadığını belirtmiştir.
Mahkemece, Dairemizin yukarıda açıklanan ilkeleri doğrultusunda öncelikle davalının muhdesat iddiası yönünden diğer tüm paydaşların beyanları alınmalı uzlaşma sağlanamadığı takdirde HMK"nın165. maddesi gereğince görevli mahkemede dava açmak için uygun bir süre verilmeli ve iddia olunan muhdesatların davalıya ait olduğu anlaşıldığı takdirde taşınmazın bulunan toplam değerinin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
Ayrıca, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında paydaş olan M.. kızı E.. Ö.."ın davada taraf olmadığı, ibraz edilen veraset ilamının ise A.. O..kızı E.. Ö..a ait olduğu dolayısıyla tapu kayıt maliki ile tarafların murislerinin kimlik bilgileri arasında çelişki bulunduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, öncelikle tapu kayıtlarında yanlış yazılan kimlik bilgileri düzeltilmeli, gerekirse bu konuda dava açılmak üzere davacı tarafa uygun bir süre verilmeli, tapu kayıtları ile veraset ilamı arasındaki çelişki giderildikten sonra ortaklığın giderilmesi talebinin karara bağlanması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı İ.. Ö.."ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 26.06.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.