11. Hukuk Dairesi 2017/3907 E. , 2019/1051 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... ....Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk mahkemesince verilen .../.../2016 tarih ve2016/151 E- 2016/461 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 16/06/2017 tarih ve 2017/618-2017/589 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin "TAÇ TARIM ÜRÜNLERİ HAYVANCILIK GIDA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.+Şekil" ibareli 29, 31 ve 44.sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2014/42259 sayılı marka tescil başvurusunda bulunduğunu, başvurunun, "TAÇ" ibareli, 44.sınıf hizmetleri içeren 2005/29441 sayılı, "TAÇ" ibareli, 29.sınıf ürünleri içeren 2014/10044 sayılı, "TAÇ" ibareli, 29.sınıf ürünleri içeren 2013/85899 sayılı, "TAÇ" ibareli, 29 ve 31.sınıf ürünleri içeren 150275 sayılı, "TAÇ TARIM" ibareli, 29.sınıf ürünleri içeren 164558 sayılı markalar mesnet alınarak 556 sayılı KHK 7/b maddesi uyarınca kısmen reddedildiğini, bu karara yapılan itiraz sonucunda “patates cipsleri” yönünden kısmi red kararının ... kararıyla kaldırıldığını, ancak diğer mal ve hizmetler açısından itirazın reddedildiğini, başvuru konusu ibare ile redde mesnet markaların görsel, işitsel ve biçimsel olarak, kapsamlarında yer alan hizmetler bakımından ayırt edilemeyecek derecede benzerliğin ve karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, markalar arasında farklılığın olduğunu, ibarenin 1996 yılından bu yana kullanıldığını ileri sürerek ..."nın 2016/M-1501 sayılı kararının iptalini, kapsam dışı bırakılan mal ve hizmetlerle başvuru konusu markanın tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; esas unsurun “TAÇ” ibaresi olduğunu, markaların ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, başvuru kapsamından çıkarılan mal ve hizmetlerin dayanak markalarla aynı olduğunu, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; redde mesnet alınan "TAÇ ibareli markalar ile başvuru markasının aynı tür mal ve hizmetleri kapsadığı, ancak başvuru konusu ibare ile redde mesnet alınan markaların ayırt edilemeyecek derecede benzer olmadığı, başvuru markasının uzunca bir ticaret ünvanını içerdiği, farklı olarak şekil unsurunun bulunduğu, “TAÇ” ibaresinin ortaklığından kaynaklı anlamsal bir benzerlik olmasına rağmen şekil, sözcükler ve yazım şekli itibariyle dayanak markalar ile başvuru konusu marka arasında farklılığın bulunduğu, aradaki farklılığın ortalama tüketiciler nezdinde anlaşılabilir olduğu, hiç bir araştırma ve inceleme yapılmasını gerektirmeyecek derecede karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, başvurunun ilâna çıkarılmasının ve redde mesnet marka sahiplerinin itirazına açılmasının makûl ve zorunlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, ..."nın 2016/M-1501 sayılı kararının davacı itirazlarının reddi yönünden iptaline, tescil isteminin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davalı vekilinin istinaf başvurusunun, başvuru konusu işaret ile redde mesnet markalar arasında “TAÇ” ibaresinin ortaklığından kaynaklı anlamsal bir benzerlik olmasına rağmen, içerdikleri diğer biçimler, sözcükler ve yazım şekli itibariyle görsel olarak birbirlerinden farklı oldukları, farklılığın ortalama tüketiciler tarafından anlaşılabilir olduğu, başvurunun ilâna çıkarılmasının ve redde mesnet marka sahiplerinin itirazına açılmasının makûl ve zorunlu olduğu, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden kanuna uygun olduğu gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye ...,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 11/02/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.