15. Ceza Dairesi 2014/23647 E. , 2017/11177 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık ... hakkında;
Beraat(her iki suçtan)
Sanıklar ..., ..., ... hakkında;
1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması
2-Resmi belgede sahtecilik suçundan;
TCK’nın 204/1,43/1,62/1,53. maddeleri gereğince mahkumiyet(ayrı ayrı)
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık ...’in beraatine ilişkin hükümler katılan vekili ve vekalet ücreti yönünden sanık ... müdafii tarafından, sanıklar ..., ... ve ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ile resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümleri sanıkların müdafiileri ve katılan vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ...’nın, eczacı olan sanık ..."in diplomasını kiralamak suretiyle ... Eczanesini açtığı, eczaneyi fiilen sanık ..."nın işlettiği, diğer sanıklardan ..."nın Hüseyin"in kardeşi olduğu ve bu eczanede çalıştığı, yine ..." nin de anılan eczanede kalfa olarak çalıştığı, olay tarihinde söz konusu eczanede yapılan arama neticesinde eczaneye ait depoda dosya kapsamında dinlenen mağdurlar ve diğer şahıslara ait kimlik belge asılları, sağlık karneleri, sağlık raporu fotokopileri gibi belgeler ile kutular içerisinde 668 adet ilaç küpürü, 246 adet küpürü kesik ilaç ele geçirildiği, yapılan araştırmada sanıkların çalıştıkları dönemde ele geçirilen kimlikler ve sağlık karneleri kullanılarak oluşturulan sahte reçetelerin kuruma fatura ettikleri ve ilaç bedellerini tahsil ettikleri bu şekilde sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia olunan olayda;
1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar ..., ... ve ... hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK"nın 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı Kanun"un 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK" nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranlar sanıklar ... ve ...’nın müdafii, sanık ...’nin müdafiinin haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçelerinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2-Resmi belgede sahtecilik suçundan sanıklar ..., ... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Mahkemece dinlenen mağdur ve tanıkların beyanları, sanıkların savunmaları, katılan kurumun bilgi ve belgeleri, arama ve el koyma tutanakları ile dosya kapsamından sanıkların üzerlerine atılı suçu işlediklerinin sabit olması gerekçesine dayanan mahkumiyet hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların müdafiilerinin ayrı ayrı atılı suçun sübut bulmadığına ve eksik araştırma ile hüküm kurulduğuna yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
3-Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık ...’in beraatine ilişkin hükümlere yönelik katılan vekilinin ve vekalet ücreti yönünden sanık müdafii tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Mahkemece sanıkların savunmaları ile söz konusu eczaneye sanık ...’in sadece diplomasını kiraladığı ve atılı suçlar yönünden sanıkların eylemlerine iştirak ettiğine bu yönüyle atılı suçları işlediğine ilişkin somut, net, kabule yeter, kesin bir delil elde edilemediği gerekçesiyle verilen beraat hükümlerinde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanığa yüklenen suçları işlediğinin sabit olmaması gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekili atılı suçların sübut bulduğuna yönelik temyiz itirazının reddine, ancak;
Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık ...’in yararına, hazine aleyhine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13/5. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık Servet müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasına “Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık ... yararına, hazine aleyhine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5.maddesi gereğince, 2.640 TL maktu vekalet ücreti tayin edilmesine” şeklindeki bendin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.