Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5364
Karar No: 2020/5322
Karar Tarihi: 24.11.2020

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/5364 Esas 2020/5322 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, davalıların geri ödemeleri garanti ettiği ve hisse senedi devir ve kabul sözleşmesi karşılığında para aldığı ancak geri ödeme yapmadığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkeme, bir ortaklık ilişkisi kurulmadığını ve yatırım ilişkisinin hükümsüz olduğunu tespit etmiştir. Ancak davacının alacak talebi reddedilmiş ve karar Daire tarafından bozulmuştur. Davacı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Ancak Yargıtay, davacı vekilinin isteğinin reddedilmesi gerektiğini belirtmiştir. TTK, Bankalar Kanunu ve SPK hükümlerine göre müvekkilinin şirket ortağı yapılamayacağı ve TTK'nın 336. maddesi uyarınca davalıların ortaya çıkan zarardan sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
-Türk Ticaret Kanunu (TTK) 336. madde
-Bankalar Kanunu
-Sermaye Piyasası Kanunu (SPK)
11. Hukuk Dairesi         2020/5364 E.  ,  2020/5322 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Yozgat 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nce verilen 26.07.2018 gün ve 2015/999 - 2018/619 sayılı kararı bozan Daire"nin 19.12.2019 gün ve 2018/4998 - 2019/8336 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
    Davacı vekili, davalıların her istendiği an geri ödeneceği ve yatırılan paralar karşılığı yüksek faiz verileceği garantisiyle binlerce kişiden para topladıklarını, bu kapsamda müvekkilinden de hisse senedi devir ve kabul sözleşmesi başlıklı belge karşılığında para alındığını, ancak müvekkilince istenmesine rağmen alınan paranın geri ödenmediğini, davalıların eylemlerinin hukuki dayanağının bulunmadığını, TTK, Bankalar Kanunu ve SPK hükümlerinin ihlal edildiğini, anılan kanunlar uyarınca müvekkilinin şirket ortağı yapılmasının mümkün bulunmadığını, şirket yönetim kurulu üyelerinin yürütülen bu faaliyetler nedeniyle defalarca yargılandıklarını ve mahkum edildiklerini, yapılan bu yargılamalar neticesinde şirket defterlerinde bulunan kayıtların gerçeği yansıtmadığının tespit edildiğini, TTK"nın 336. maddesi uyarınca davalı ..."ın da ortaya çıkan zarardan sorumlu olduğunu ileri sürerek, geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitine, kurulan yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğüne, 100.000 DM karşılığı 88.565,98 TL alacağın en yüksek ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle taraflar arasında bir ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitine, yapılan yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğüne, davacının alacak talebinin ise reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizce taraf vekillerinin temyiz istemlerinin incelenmesine şimdilik gerek görülmeyerek re’sen bozulmuştur.
    Davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 113,30 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 477,45 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 24.11.2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Dairemizin 19.12.2019 tarih ve 2018/4998 Esas, 2018/8336 Karar sayılı ilamına ekli karşıoy yazısında belirtilen ve halen geçerli ve haklı bulduğum nedenlere atıfla, davacı yan vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüyle Dairemizin bozma kararının kaldırılması gerektiğini düşündüğümden, Dairemiz çoğunluğunun karar düzeltme isteminin reddine ilişkin kararına katılamıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi