Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/8483
Karar No: 2020/3240
Karar Tarihi: 12.03.2020

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/8483 Esas 2020/3240 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasındaki inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, davalı müteahhit daireyi zamanında teslim etmemiştir. Davacı, gecikilen her ay için 1.000 USD gecikme tazminatı ödeme kabulünde bulunmuştur. Davacı, 21.05.2014 tarihli ihtarname ile davalıdan daire bedeli olan 40.000 USD'yi talep etmiş, ancak sonuç alamamıştır. Davacı bu miktarın yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. İlk derece mahkemesi davanın kısmen kabulüne ve 15.000 USD'nin alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir. İstinaf başvurusu sonucunda İzmir Bölge Adliye Mahkemesi davanın kabulüne ve talep edilen 40.000 USD'nin merkez bankasınca kısa vadeli mevduata uygulanacak en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermiştir. Karar temyiz edilmiştir. Gerekçe olarak, faiz hesabında yanlışlık yapıldığına karar verildiği ancak bu yanlışlık için yeniden yargılama yapılmasının gerekmediği belirtilmiştir. Sonuç olarak, sair temyiz itirazları reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararı düzeltildikten sonra onanmıştır. Kanun maddeleri olarak, 3095 sayılı Kanun'un yabancı para borcunda faiz başlıklı 4/a maddesi uyarınca yabancı para borcunun faizinde Dev
13. Hukuk Dairesi         2017/8483 E.  ,  2020/3240 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ilk derece mahkemesi sıfatıyla Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2014/414 esas 2016/521 karar sayılı davanın kısmen kabulüne/kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi"nin 2017/506-2017/486 karar sayılı kararının süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı, davalının müteahhidi olduğu inşaattan 4.3.2010 tarihli sözleşme ile daire satın aldığını, davalının daireyi teknik şartnameye uygun olarak en geç 2010 yılı Aralık ayında teslim etmeyi, teslim etmediği takdirde gecikilen her ay için 1.000,00 USD gecikme tazminatı ödemeyi kabul ettiğini, ancak davalı şirketin halen dahi daireyi teslim etmediğini, 21.05.2014 tarihli ihtarname ile talepte bulunduğu halde sonuç alamadığını ileri sürerek ve fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile Ocak 2011 ila Mayıs 2014 arasında geçen süreye tekabül eden 40.000,00 USD"nin ihtaranmenin tebliğ tarihi olan 26.5.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı, davacı ile sözleşme imzalanmış ise de davacının taşınmazı sözleşme tarihinden sonra 31.03.2010 tarihinde dava dışı şirketten tapuda devraldığını, dolayısıyla kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, 16.05.2012 tarihli yapı kullanma izin belgesinin yapının projeye uygun halde inşa edidiğini kanıtladığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 15.000 Amerikan Dolarının 26.05.2014 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hükme karşı, taraflar istinaf talebinde bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi"nce, davacının istinaf talebinin kabulüne, davalının istinaf talebinin kısmen kabulüne, Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/414 Esas-2016/521 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, 40.000 USD "nin 26.05.2014 tarihinden itibaren merkez bankasınca kısa vadeli mevduata uygulanacak en yüksek faizi ile (yasal faiz oranlarını aşmamak kaydıyla) birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde olmayan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı eldeki dava ile geç teslim nedeni ile tazminat talep etmiş, davalı davanın reddini dilemiştir. İlk derece Mahkemesinin davanın kısmen kabulüne ilişkin kararına karşı tarafların istinaf başvurusu üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince ilk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, 40.000 USD"nin 26.05.2014 tarihinden itibaren merkez bankasınca kısa vadeli mevduata uygulanacak en yüksek faizi ile (yasal faiz oranlarını aşmamak kaydıyla ) birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. 3095 sayılı Kanunun yabancı para borcunda faiz başlıklı 4/a maddesinde sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanacağı öngörülmüştür. O halde, dava dilekçesinde yasal faiz talep edilmiş olması karşısında yasal faiz oranını aşmamak üzere, 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca Devlet Bankalarının USD ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranın uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, merkez bankasınca kısa vadeli mevduata uygulanacak en yüksek faizi ile tahsil kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki; anılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 4. bendinde yazılı “ merkez bankasınca kısa vadeli mevduata uygulanacak en yüksek faizi ile (yasal faiz oranlarını aşmamak kaydıyla )” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “yasal faiz oranını aşmamak üzere 3095 sayılı Kanun"un 4/a maddesi uyarınca Devlet Bankalarının USD ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte” ibaresinin yazılmasına, Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, peşin alınan 2.522,44 TL harcın temyiz edene iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 12/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi