Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/746
Karar No: 2020/7857
Karar Tarihi: 30.11.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/746 Esas 2020/7857 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2017/746 E.  ,  2020/7857 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30/06/2003 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15/12/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, dava konusu 9089 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 775 sayılı yasa gereğince davalı adına tahsis ve tescil edildiğini, yapılan kontrollerde dava konusu taşınmazın 1982-1986 tarihli hava fotoğraflarında taşınmazın boş ve işgalsiz olduğunun tespit edildiğini, 775 sayılı Yasanın 27. maddesi gereğince 24.12.2002 tarihli karar ile tahsis işleminin iptaline karar verildiğini, bu nedenle dava konusu 9089 ada 3 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili ise, tahsis işleminin iptaline karşı İdare Mahkemesinde dava açıldığını, bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili, davalının önceki vekilinin vekillikten çekilme dilekçesinin ve gerekçeli kararın davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği ve savunma hakkının kısıtlandığı gerekçeleriyle temyiz etmiştir.
    Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi ve davanın süratle sonuçlandırılabilmesi öncelikle tarafların duruşma gününden haberdar edilmesi ile mümkündür. HMK"nın 27. maddesi hükmü uyarınca, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi haklarıyla bağlı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler.
    7201 sayılı Tebligat Kanununun 11. maddesi ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Ancak Hukuk Muhakemeleri Kanununun 82. maddesinin 3. fıkrası gereğince de ‘’ istifa eden vekilin istifa dilekçesi ile birlikte vekalet verene ihtaren bildirilir’’.
    Somut olayda; davalı tarafından 09.01.2003 tarihli vekaletname ile Avukat ...’e vekalet verildiği, ancak vekilin 10.07.2015 havale tarihli dilekçe ile vekillikten çekildiğini bildirdiği, mahkeme tarafından vekilin vekillikten çekilme dilekçesi ile duruşma gününün dava dilekçesinde bildirilen adrese tebliğe çıkarıldığı, ancak adresin hatalı olması nedeniyle tebligat evrakının iade edilmesi üzerine aynı adrese Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligat çıkartıldığı ve tebligat yapıldığı, gerekçeli kararın da yine dava dilekçesinde bildirilen adrese Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligat çıkartılarak tebliğ edildiği, davalının 05.05.2010 tarihli 8865 yevmiye numaralı vekaletname ile Avukat ...’i vekil tayin ettiği anlaşılmaktadır.
    7201 sayılı Tebligat Kanununun;
    1- "Bilinen Adreste Tebligat" kenar başlıklı 10. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.
    Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.",
    2- "Adres değiştirmenin bildirilmesi mecburiyeti" kenar başlıklı 35. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında, "Kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır.
    Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır." hükümlerine yer verilmiştir.
    Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligat yapılabilmesi için öncelikle, mahkemece aynı adrese usulüne uygun olarak en azından bir kere tebliğ yapılabilmiş olması gerekir. Bu şarta ilave olarak, muhatabın adres kayıt sisteminde herhangi bir adresinin de bulunmaması gerekir.
    Yukarıda belirtildiği üzere; davalı asile vekilinin vekillikten çekilme dilekçesi, duruşma günü ve gerekçeli karar davalının adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun olarak tebliğ edilip taraf teşkili sağlanarak davalının savunma ve delilleri toplandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmaksızın ve 6100 sayılı HMK"nın 27. maddesi uyarınca hukuki dinlenme hakkı ihlal edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.11.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi