6. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/555 Karar No: 2012/1449 Karar Tarihi: 06.02.2012
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/555 Esas 2012/1449 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İcra mahkemesinde açılan itirazın kaldırılması, takibin devamı, %40 icra tazminatı ve temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesi istemiyle ilgili bir dava sonucunda, davalının temyiz talebi üzerine verilen karar incelendi. Borçlar Kanunu'nun 260. maddesi uyarınca, temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiralayan tarafından açılması gerektiği belirtildi. Kiralayanların birden fazla olması durumunda ise zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan, ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve davayı da birlikte açmaları gerektiği vurgulandı. Söz konusu taşınmazın kiralayanları belirlenerek, tahliye istemi yönünden zorunlu dava arkadaşlığı bulunması nedeniyle ve alacak yönünden ise her bir kiralayanın kendi payı için ayrı, ayrı dava açma hakkı olduğu ve ayrıca davalının kabul ettiği yıllık kira parası üzerinden davacının payı belirlenerek dosyaya ödenen miktarlar da gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği ifade edildi. Karar bozuldu ve istenirse peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine karar verildi. Kanun maddeleri olarak da Borçlar Kanunu'nun 260. maddesi ile HUMK'nın 428. maddesi belirtildi.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/555 E. , 2012/1449 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Kiralananın Tahliyesi
İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, itirazın kaldırılması, takibin devamı, % 40 icra tazminatı ve temerrüt nedeni ile tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, itirazın kaldırılmasına, takibin devamına, 11.555-TL asıl alacak üzerinden %40 icra tazminatının davalıdan tahsiline ve temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılmış olan icra takibine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı alacaklı süresinde icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, % 40 icra tazminatı ve temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesini istemiştir. Mahkemece istemin kabulüne itirazın kaldırılmasına, takibin devamına, % 40 icra tazminatının davalıdan tahsiline ve temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlar Kanununun 260.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiralayan tarafından açılması gerekir. Kiralayanlar birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve yine davayı da birlikte açmaları zorunludur. Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ ettirmek suretiyle dava açması gerekir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği halinde mülkiyete konu teşkil ediyorsa tüm ortakların davaya katılmaları gerekir. Dava hakkına ilişkin bu husus mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulmalıdır. İcra takibine dayanak yapılan ve karara esas alınan 01.01.2006 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli her yıl Şubat ayının 15. günü yıllık 8.500-TL ödemeli herhangi bir artış koşulu bulunmayan kira sözleşmesinin kiralayanlar ... ve müşterekleri vekili Av. ... ile kiracı ... vekili ... arasında yapıldığı anlaşılmaktadır. Sözleşmede ... müştereklerinin kimler oldukları yazılı değildir. Bu durumda ... ve müşterekleri olarak birden çok kiralayan olduğu kuşkusuzdur. Mahkemece söz konusu taşınmazın kiralayanları ... ve müştereklerinin kimler oldukları hususu tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenerek kiralayanlar arasında tahliye istemi yönünden zorunlu dava arkadaşlığı bulunması nedeniyle ve alacak yönünden ise her bir kiralayan kendi payı için ayrı, ayrı dava açma hakkı olduğu ve ayrıca davalının kabul ettiği 10.000-TL yıllık kira parası üzerinden davacının payı belirlenerek dosyaya ödenen miktarlar da gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken tahliye ve alacak yönünden bu hususlar üzerinde durulmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428. maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 06.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.