23. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/882 Karar No: 2019/1029 Karar Tarihi: 18.03.2019
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2019/882 Esas 2019/1029 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2019/882 E. , 2019/1029 K.
"İçtihat Metni"
.........
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R - Davacı vekili, davacıya ait taşınmazlarda davalı müflis şirket lehine 13.12.1999 tarihli 20.000 TL bedelli ipotek tesis edildiğini ancak ipoteğin temin edildiği borç ilişkisinden kaynaklanan bir borcunun olmadığını, ipoteğin kaldırılması için başvurduğunda 20.000 TL teminat ile terkin edildiğini, davalı şirkete borçlu bulunmadığının tespiti ile 20.000,00 TL teminat bedelinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müflis şirket yetkililerin iflastan geriye doğru 3 yıllık belgelerini iflas idaresine sunmadıklarını, bu konuda suç duyurusunda bulunduklarını, davalı iflas idaresinin elinde dava konusu uyuşmazlığa ilişkin hiç bir belge olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre akit tablosu incelendiğinde davacının payı üzerinde davalı şirketten almış ve alacağı mal ve emtianın teminatını teşkil etmek üzere 2. derecede fekki alacaklı şirket tarafından bildirilinceye kadar süreli ve bila faizli 20.000 TL bedelli ipotek tesis edildiği, resmi senedin aksinin geçerli ve kesin delillerle kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ipoteğin kaldırılması için yatırılan teminat bedelinin iadesi istemine ilişkindir. İpoteğin üst sınır ve teminat ipoteği olduğu konusunda bir ihtilaf yoktur. Bu durumda ipotek lehtarı davalının alacaklı olduğunu ispat etmesi gerekir. Bu durumda mahkemece davalının alacağına ilişkin deliller incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 18.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.