Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/4368
Karar No: 2012/5292
Karar Tarihi: 05.06.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/4368 Esas 2012/5292 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir alacak davasının kısmen kabul edilmesi sonucu vekâlet ücreti kazanan davalı alacaklının haksız icra takibi başlattığı gerekçesiyle açılan itiraz davasında, davacı borçlu vekilinin temyiz itirazlarını kabul etti. Mahkeme, vekâletname pulu ve harcının verilen kesin sürede yatırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar veren ilk mahkeme kararını bozdu. Mahkeme, davanın açılabilmesi ve takip edilebilmesi için geçerli bir vekâletname gerektiğine dikkat çekti. Kanunlar açısından bakıldığında, Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Kanunu Yönetmeliği'nin \"Vekâletname Örneği ve Yetki Belgesi\" başlıklı 18/3.maddesi hükmünde vekâletname ve yetki belgesinin asıl ve örnekleri ibraz edilirken, vekâletname pulu yapıştırılmasının zorunlu olduğuna yer verilmiştir. Ayrıca, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 27/3. maddesi gereği, vekâletname ve örneklerinin kabulü için pul yapıştırılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkeme davacı vekiline yasal süre içinde yetki belgesi aslının veya onanmış örneğinin puluyla birlikte verilmesinin zorunlu olduğunun ihtar edilmesini, eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile hak kaybına yol açacak biçimde davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirtti. Karar, İİK. nun 366 ve 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla halen yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK 428. maddesi uyarınca bozuldu.
8. Hukuk Dairesi         2012/4368 E.  ,  2012/5292 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İtiraz

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı borçlu vekili, açılan alacak davasının kısmen kabulü sebebiyle vekâlet ücreti kazanan davalı alacaklının banka hesabına ücretin ödenmesine rağmen haksız icra takibi başlattığını, alacak kalemlerinden yargılama gideri hakkında da ödeme yapıldığını bildirerek, takibin iptalini istemiştir.
    Davalı alacaklı vekili, banka hesabına yatırıldığı belirtilen para ile ilgili kendilerine bildirimde bulunulmadığını, sonradan muttali olduklarını, itirazın haksız olduğunu savunmuştur.
    Mahkemece vekâletname pulu ve harcının verilen kesin sürede yatırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya kapsamına göre; davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde sunduğu vekâletnamesi için 20.09.2011 tarihli makbuzla 2,90 TL. tutarında vekalet harcını ödediği, vekalete ekli Av. Ata Karazincir’in yetki belgesinde vekalet pulunun da mevcut olduğu, yargılama sırasında 30.12.2011 tarihinde ibraz edilen ikinci yetki belgesi üzerinde ise vekalet pulunun yapıştırılmamış bulunduğu, 30.12.2011 günlü ikinci oturum ara kararında “Davacı vekiline yetki belgesindeki vekaletname pulu ve harcının tamamlanması için bir hafta kesin süre verilmesi”nin kararlaştırıldığı, takip eden 14.02.2011 günlü oturumda ise kesin süre içerisinde söz konusu ara kararı gereğinin yerine getirilmediğine değinilerek davanın reddedildiği görülmüştür.
    1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 02.05.2001 gün ve 4667 sayılı Kanunun 14.maddesi ile değişik “Stajyerlere barolarca yapılacak yardım” başlıklı 27/3. maddesine göre; avukatlarca vekâletname sunulan merciler, pul yapıştırılmamış veya pulu noksan olan vekâletname ve örneklerini kabul edemez. Gerektiğinde ilgiliye on günlük süre verilerek bu süre içinde pul tamamlanmadıkça vekâletname işleme konulamaz.
    Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Kanunu Yönetmeliğinin “Vekâletname Örneği ve Yetki Belgesi” başlıklı 18/3.maddesi hükmünde ise; vekâletname ve yetki belgesinin asıl ve örnekleri ibraz edilirken, vekâletname pulu yapıştırılmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir.
    Vekil aracılığı ile takip edilen işlerde, geçerli bir vekâletname bulunması (temsil yetkisi) ve bunun mahkemeye verilmesi dava şartıdır ve yargı mercileri davayı taraflar adına takip eden avukatların vekâletnamelerinin ya da yetki belgelerinin varlığını araştırmak durumundadır. Harçlar Yasasında yetki belgesi ibrazından harç alınacağına dair bir hüküm getirilmediği gibi vekâletname ve yetki belgesinde vekâlet pulunun mevcudiyetinin dava şartı olduğuna ilişkin de bir hüküm bulunmamaktadır.
    Somut olayda; davacı vekili dava dilekçesine ekli vekâletnamesini harçlandırarak, yetki belgesine de vekâlet pulunu yapıştırarak ibraz etmiş, yargılama sırasında sunduğu ikinci yetki belgesine vekâlet pulunu eklememiştir.
    O halde mahkemece yapılacak iş; HMK. 54. maddesi de (HUMK. 67) gözetilerek, davacı vekiline yasal süre içinde yetki belgesi aslının veya onanmış örneğinin puluyla birlikte verilmesinin zorunlu olduğunun ihtar edilmesi, riayetsizlik halinde kesin süre verilmesi, avukat ortaklığı tarafından bu belgenin ibraz edilememesi halinde davacı asıla tebligat yapılarak asılın, yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçe ile mahkemeye bildirmesi gereğinin, bildirmezse davanın açılmamış sayılacağının veya yapılan işlemlerin hükümsüz kalacağının ihtar edilmesi ve sonucuna göre işlem yapılmasından ibarettir. (Y. HGK. 23.12.2009/19 – 516 E. 2009/575 K.)
    Eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile hak kaybına yol açacak biçimde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Davacı borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının açıklanan nedenlerle İİK. nun 366 ve 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla halen yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi