7. Ceza Dairesi Esas No: 2014/8073 Karar No: 2016/1334 Karar Tarihi: 27.01.2016
4926 sayılı Yasaya Muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2014/8073 Esas 2016/1334 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2014/8073 E. , 2016/1334 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4926 sayılı Yasaya Muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1- 4926 sayılı Yasa"nın 34. maddesinde öngörülen 30 günlük yasal önödeme süresi beklenmeksizin iddianame düzenlenerek dava açıldığı ve 4926 sayılı yasanın 34. maddesinin son fıkrasında öngörülen "bu maddenin uygulanmasında para cezasına esas alınacak değer, Gümrük İdaresince belirlenen değerdir." düzenlemesindeki "Gümrük İdaresince" ibaresinin hükümden sonra 30.12.2008 gün ve 27096 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 18.09.2008 gün ve 2006/47 Esas, 2008/144 Karar sayılı kararı ile Anayasaya aykırı görülerek iptal edilmiş olması karşısında, kurulacak hüküm bakımından maddi gerçeğin belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu gözetilerek, sanığa dava konusu eşyanın bilirkişi tarafından belirlenecek CİF değeri esas alınarak gümrük idaresince hesaplanacak gümrüklenmiş değerin 3 katı üzerinden usulüne uygun olarak önödeme önerisinde bulunulup, suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 sayılı Yasa"nın 34.maddesi uyarınca tebliğden itibaren 30 günlük sürenin beklenmesinin ardından, sonucuna göre bir karar verilmesinin gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi, 2- 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda atılı eylemin müeyyidesi adli para cezasını, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda ise hürriyeti bağlayıcı cezanın yanında adli para cezasını da içermekte olduğu; kısa süreli takdir edilmesi halinde hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK.nun 50.maddesi gereğince adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi halinde verilen sonuç ceza itibariyle 5607 sayılı Yasa"nın sanık lehine olabileceği gözetilerek; Olaya suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile suç tarihinden sonra 31.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun ilgili bütün hükümleri uygulanarak elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, denetime olanak verecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi, Kabule göre de; 3-5275 sayılı yasanın 122.maddesiyle 647 sayılı Yasa"nın yürürlükten kaldırıldığı gözetilmeden infazı kısıtlar şekilde 4926 sayılı Yasa"nın 28/2.maddesinin uygulanmasına hükmolunması, 4- 6352 sayılı Kanunun 100.maddesi ile 5271 sayılı CMK.nun 4.fıkrasına eklenen ek cümle uyarınca devlete ait yargılama giderlerinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106.maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması halinde bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden 8 TL. yargılama giderinin sanığa yükletilmesine karar verilmesi, Yasaya aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Yasa"nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 27.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.