Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/6326 Esas 2014/5390 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : KIRIKKALE KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/10/2013
NUMARASI : 2012/24-2013/15

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında K.. Belediyesi çalışma alanında bulunan 192 ada 2, 198 ada 1, 199 ada 1 parsel sayılı 1.385,85, 1.469,02, 8.178,05 metrekare yüzölçümündeki taşınmazların, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1987 tarihinden itibaren K.. B..nın kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak arsa vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı A.. Y.., taşınmazların kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazların Hazine adına tapuya tesciline, tapu kaydının beyanlar hanesine, taşınmazların 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 2010 tarihinden beri davacı A.. Y.."ın fiili kullanımında bulunduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile davalı Orman idaresi temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların 2010 yılından bu yana davacının kullanımında bulunduğu kabul edilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazların davacı tarafından 12.4.2010 tarihinden başlamak üzere, özel ağaçlandırma yapmak amacıyla Orman Bölge Müdürlüğünden teslim alındığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, çekişmeli taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin asli ya da fer"i zilyetlik olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Çekişmeli taşınmazlar üzerinde, 12.4.2010 tarihinden başlamak üzere 49 yıllığına özel ağaçlandırma yapmak amacıyla izin hakkı tesis edilmesi suretiyle başlayan zilyetliğin, fer"i zilyetlik olduğu hususunda kuşku bulunmamaktadır. Kullanım kadastrosu ile tespit tarihinden önce sürdürülen asli zilyetliğin himayesi amaçlanmıştır. Çekişmeli taşınmazlar üzerinde davacı tarafça sürdürülen zilyetliğin fer"i olması nedeniyle, davacı taraf adına zilyetlik şerhi verilmesi koşulları gerçekleşmemiştir. Mahkemece, davanın reddine ve çekişmeli taşınmazların tespit gibi tesciline karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekili ile davalı orman idaresi vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 05.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.