11. Ceza Dairesi 2018/3094 E. , 2020/2560 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Bozma üzerine yapılan duruşmaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma neticesinde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığm yerinde görülmeyen sair temyiz nedenlerinin reddine, ancak;
1-Sanık hakkında 01 VH 866 plakalı araca ait trafik belgesi üzerinde bulunan trafik muayenesine ait bilgilerin ve hologramın sahte olarak düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, Osmaniye 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/265 Esas 2012/656 Karar sayılı ilamı ile mahkumiyetine karar verildiği, sanığın temyizi üzerine Dairemizin 08.05.2014 tarih 2013/26026 Esas- 2014/8950 Karar sayılı ilamı ile sanığın benzer nitelikteki fiilleri nedeniyle mahkumiyetine karar verilmiş ve temyiz incelemesi bekleyen çok sayıda dosyalarının bulunduğu, ayrı suç mu yoksa zincirleme şeklinde işlenmiş suç mu olduğunun değerlendirilmesi için ilgili dosyaların birleştilmesine karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verildiği, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada bahsi geçen dosyaların karara çıktığı bu nedenle birleştirilmelerinin mümkün olmadığı belirlenerek sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de; Dairemizin yukarıda esas ve karar numarası belirtilen 08.05.2014 tarihli bozma ilamında adı geçen dosyaların yapılan UYAP kontrolünde, temyiz üzerine Dairemize geldikleri ve benzer gerekçe ile bozulmalarına karar verildiği UYAP kayıtlarına göre bozma sonrası bu dosyalardan bir kısmı hakkında mahkemelerince birleştirme kararı verilerek Osmaniye 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/7 Esas sayılı dosyasında halen derdest oldukları anlaşılmakla; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 tarih ve 2013/11-397-2014/202 sayılı kararında açıklandığı üzere, resmi belgede sahtecilik
suçunun hukuki konusunun kamu güveni olduğu ve suç tarihleri de dikkate alınarak, sanığın eylemlerinin her biri yenilenen kastla işlenmiş ayrı suçlar mı, yoksa bir suç işleme kararıyla kanunun aynı hükmünü kısa zaman aralıkları içerisinde, birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme biçimde işlenmiş tek suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi açısından; bu dosya ile benzer nitelikteki Osmaniye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/7 Esas sayılı dosyası ile UYAP üzerinde ve sair surette tespit edilebilecek benzer suçlara ilişkin dosyaların getirtilip incelenerek mümkünse birleştirilmesi, aksi halde özetlerinin duruşma tutanağına geçirilip, bu davayı ilgilendiren onaylı örneklerinin intikal ettirilmesi, zincirleme suç hükümlerinin uygulama olanağının bulunup bulunmadığının tartışılması,sanığın tek bir zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğunun kabulü halinde, yine ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.03.2016 tarihli 2014/847 Esas ve 2016/128 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, zincirleme suça dâhil olan bir suçtan dolayı, bu durum gözetilmeksizin mahkûmiyet kararı verilmiş ve bu karar kesinleşmiş ise, zincirleme suça konu ikinci suçla ilgili olarak, kesinleşen hükme konu eylem de göz önüne alınarak zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle yeni bir hüküm kurulup, kesinleşen hükümdeki sonuç cezanm mahsubu suretiyle karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, dosyaların karar çıktığı ve birleştirmenin mümkün olmadığından bahisle eksik araştırma ve inceleme ile mahkumiyet hükümü kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Suç tarihinin 11.02.20l0 tarihli muayene işlem tarihi olduğu halde,karar başlığında 18.06.2012 olarak yanlış yazılması,
b) 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayııl kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 01.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.